Gıdada israfın boyutları ciddi rakamlara ulaşmış durumda. Üretimden tüketime kadar her aşamada büyük kayıplar meydana geliyor.
Türkiye’de yılda 18.8 milyon ton gıda çöpe gidiyor. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre ekmek israfı günlük 4.9 milyon adet. Meyve sebzede kayıp oranı yüzde 50.
Ziraat Odaları verilerine göre üretim, kullanım, piyasa ve tüketim esnasında israf edilen gıdanın boyutu 35.4 milyar doları buluyor. 119.2 milyon tonluk gıda üretiminin 10.7 milyon tonu sofraya ulaşamadan zayi oluyor.
Milliyet'te yer alan habere göre, Dünya genelinde 821 milyon insan, bir başka deyişle her dokuz insandan biri açlık çekerken, 670 milyondan fazla yetişkin ve 140 milyon genç ise obezite sorunu ile karşı karşıya. İnsan tüketimi amacıyla üretilen gıdanın üçte biri (yaklaşık 1.3 milyar ton) kayıp ya da israf ediliyor. Bu kayıp ve israfın yalnızca dörtte birinin önlenmesi ile açlık çeken 821 milyon insanın doyurulabilmesi mümkün. Dünya genelinde kayıp ya da israf edilen gıdaları üretmek için gerekli olan ekili alan miktarı ise 9.6 milyon kilometrekare ile neredeyse Çin’in yüzölçümü kadar.
Türkiye çapında, gıda kayıp ve israfı en fazla yaş meyve ve sebzede görülüyor. Bunu hazır yemek ve ekmek takip ediyor. Meyve ve sebzelerde en fazla kayıp, hasat, depolama, işleme, nakliye ve satışta gerçekleşiyor. Hazır yemek sektöründe ise hastaneler, okul yemekhaneleri, oteller, lokantalar, kamu kurum yemekhaneleri gibi toplu tüketim yerlerinde yaşanıyor. Ekmek ise özellikle satış aşamasında israf ediliyor.
Neden bozuluyor?
Gıda kayıpları ve israfı, bir dizi nedenden kaynaklanıyor. Ürünlerin tarladan özensiz toplanması, yanlış ısıda depolama, soğutmasız araçlarda nakliye, olgunlaşma sırasında etilen gazı üreten sebze-meyvelerin diğer ürünlerle birlikte taşınması, koruyucu paketleme yapılmaması, sergide sadece, ‘iyi görünen’ ürünleri sunmak, üretici ayağında yapılan hatalar. Plansız, ihtiyaçtan fazla ürün satın alma, tarih etiketlerine dikkat etmeme, yanlış ve fazla gıdayla pişirme ve uygun ortamda muhafaza etmemek de tüketicinin yaptığı hatalar arasında.
Alışveriş alışkanlıkları gözden geçirilmeli
Gıdada israfın en önemli nedeni yanlış ve lüks tüketim alışkanlıkları. Alışverişe ihtiyaç listesiyle çıkın. Fazladan alınan gıda çoğunlukla çöpe gidiyor.
Kemal Zeki Taydaş, yanlış ve lüks tüketim alışkanlıklarının bir süre sonra israfla sonuçlandığını söyleyerek, “Bir evin tüm fertleri günlük, haftalık ve aylık olarak ihtiyaçlarını listelemeli ve bu listenin alışverişini yapmalıdır. Unutmayın, kendinize yeteceğin ötesinde yapmış olduğunuz her alışveriş, o an için ona sizden daha çok ihtiyacı olan bir insanın o gıdadan mahrum kalması demektir” dedi.
Taydaş, özellikle endüstriyel gelişmiş toplumların en büyük sorunlarından ikisi olan yanlış ve lüks tüketim alışkanlıklarının israfla sonuçlandığını belirterek, “İnsanlar, ne yazık ki ihtiyacı olanın ötesinde gıda maddesi satın almak, onu evine götürmek gibi bir güdüyle hareket ediyor. Anlık bir duygusallıkla yaptığı alışverişin kölesi oluyor. Oysa ki o fazladan alınan şey, çok büyük ihtimalle sofrasına tüketeceği bir gıda maddesi olarak gelemiyor bile. Nihayetinde de, tavsiye edilen tüketim tarihi ve son tüketim tarihi geçmiş, besleyici nitelikteki değerlerini yitirmiş bir ürün olarak çöp oluyor” dedi.
Dünyada her yıl 1.3 milyar ton gıda maddesinin bu şekilde çöp olduğunu belirten Taydaş, bunların hiçbir insan veya hayvan beslenmesine yaramadığını da söyledi.
Hayvan yemi olabilir
Taydaş, en çok israf edilen gıda ürünleri ve israfın önüne geçilmesi için yapılması gerekenleri ise şöyle anlattı:
“Bizim coğrafyamızda en çok israf edilen gıda maddesi ne yazık ki ekmek. Ekmek, yanlış ve lüks tüketim alışkanlıkları nedeniyle özellikle toplu tüketimin çok fazla olduğu yemekhaneler, toplu yemeklerin sunulduğu catering firmaları ve lokantalar başta olmak üzere hatta evlerde bayatlıyor, kullanılabilme niteliğinden uzaklaşıyor ve çöpe gidiyor. Bu ekmekleri en iyi değerlendirme yolu belki bir büyükbaş ya da küçükbaş hayvana yem yapmak olabilir.
Ekmekler buzluğa konularak saklanabilir
Dünyada en çok ekmek tüketilen ülkelerden birisi olan Türkiye’de özellikle ekmeğin değerlendirilmesi önem taşıyor. Ekmekler dilimlenip buzluğa kaldırılarak korunabiliyor. Kuruyan ekmeği biraz su damlatıp fırına vererek de taze haline döndürmek mümkün. Daha sonra ekmek kızartma makinesinde ısıtılabilen ekmekler, ekmek tatlısı, tarator, tarama, muhammara olarak değerlendirilebiliyor.