İlke ve Değerlerinden Ödün Vermeden
Özgür Yayın Platformu Olarak Kalsın Diye
İmsak06:24 Güneş07:53 Öğle12:55 İkindi15:25 Akşam17:49 Yatsı19:13
Hava - Hava durumuÇok Bulutlu 9°C Nem %77
Türkçe
20 Cemaziyelevvel 1446 21 Kasım 2024 Perşembe
20 Cemaziyelevvel 1446
İMSAK GÜNEŞ İŞRAK ÖĞLE İKİNDİ AKŞAM YATSI
06:24 07:53 08:34 12:55 15:25 17:49 19:13
Giriş Yap

Bizim Çevre Anlayışımız ve Zevkimiz!

Özel Haber
Özel Haber
18.05.2024    |

Hocamız, Gönül Dostumuz, Mürebbimiz, Mahmud Es'ad Coşan, İslam Dergisi başmakalesinde; insanın eşref-i mahlukât olduğunu, Allah'ın (celle celâlüh), iki cihanı onun için onu da kendi marifeti için yarattığını vurgulayarak, nimetlerin ve şükretme vesilesi doğal güzelliklerin önemini anlatıyor: 

İslâm, âlemleri yaratan aliyyü’l-a’lâ, yüce Mevla, Rabbü’l-âlemîn tebâreke ve teâlânın gönderdiği, insanoğlunun iki cihan saadetine ermesi yollarını gösteren, muhteşem ve harika bir “mutluluk reçetesi”dir; diğer varlıklarla onun ilişkilerini düzenleyen hikmet dolu ilahî bir talimatnâmedir; kâinatta onun istifadesine sunulan cemadat, nebatat ve hayvanattan nasıl ve ne türlü ve ne kadar istifade edeceğini açıklayan “semavi ferman”dır; hâsılı Yaradan’dan biz kullarına çok muazzam bir ikram ve ihsandır; elhamdülillâhi alâ ni’meti’l-İslâm ve tevfîkı’l-îmân ve hidâyeti’r-rahmân!

İslâm’a göre insan eşref-i mahlukâttır, en şerefli ve en kıymetli yaratıktır, zübde-i kâinat ve hulasa-i mevcudattır; Allah (celle celâlüh), iki cihanı onun için onu da kendi marifeti için yaratmıştır. İnsan her varlığı kullanır, her yaratıktan istifade eder; yerler, gökler ona musahhardır, onun emrinde ve hizmetindedir ama o da Allah’ın emrinde, kulluğunda, hizmetinde, ibadet ve itaatinde bulunmalı; Allah’a asi, zalim, fâsık, müşrik, müsrif, mücrim, münafık... olmamalıdır. Bunun yolunu gösteren, usulünü öğreten İslâm’dır, Kur’ân-ı Kerîm’dir, sünnet-i seniyye-i nebeviyyedir. 

Biz kendimizin bu izzet ve kıymetini biliyoruz: Allah’ın kulu ama kâinatın efendisiyiz, yaratılanı da Yaradan’dan ötürü seviyor, hoş görüyoruz.

Bizce çevremizde her şey güzel, mükemmel, yerli yerince! Her zerre Allah’ı zikir ve tesbih eyliyor, pırıl pırıl, ışıl ışıl, cıvıl cıvıl, fısıl fısıl... esrarengiz, hayretengiz, ibretengiz... duyabilene ne mutlu!

Yerler, gökler, ay, güneş ve yıldızlar, yığın yığın bulutlar, şakır şakır yağmurlar, bembeyaz karlar, sert rüzgârlar, ılık meltemler, engin denizler, şırıl şırıl nehirler, dereler, göller, çiçek çiçek baharlar, sıcak yazlar, bereketli güzler, soğuk kışlar, türlü türlü yapraklı, renk renk çiçekli, ekşi, tatlı meyveli ağaçlar, uçuşan kelebekler, ötüşen kuşlar, çeşit çeşit böcekler, hayvanlar, balıklar; görünen, görünmeyen küçüklü, büyüklü, hünerli, becerikli yaratıklar... ne güzel, ne sevimli, ne hoş, ne tatlı!

Bunlar da bizim gibi ümmetler, topluluklar, Allah’ın bir çeşit kulları.

Onun için biz, çevreyi, tabiatı, yaratıkları seviyoruz; onlarla sulh ve sükûn, huzur ve anlayış içinde yaşamak istiyoruz; onlara yardımcı olmak, onları korumak arzusundayız.

Onun için her beldede çevre ve kültür dernekleri kurduk; Çevre Bakanlığı kurulmadan önce çevre çalışmalarına başladık; ormanlar, korular, kooperatifler, mahalleler tesis ettik.

Dağları erozyondan, ovaları çölleşmekten; münbit toprakları sürüklenip ziyan olmaktan kurtaracağız; ülkemizin çoraklaşmış, kuraklaşmış, çıplaklaşmış yerlerini yemyeşil ağaçlandıracağız. Dallardan meyveler sarkacak, gölgelerinde insanlar oturup kır sefaları yapacak, neşe ile Kur’an okuyup, ilahi söyleyecek, zikredip ibadet edecek, dallarda kuşlar ötüşüp bize refakat eyleyecek.

Şaşırmış, İslâm’dan uzaklaşmış, aslını, harsını, örfünü, âdetini unutmuş zavallı insanları güzel tabiatla, temiz havayla, zümrüt dekorlarla, engin çayırlar, ulu dağlarla yeniden tanıştıracağız, gençleri sigaradan, nefsine, zevkine esir olmaktan, şeytana uymaktan kurtaracağız.

Bağlı, bostanlı, havuzlu, bahçeli evlerimiz; havadar ve güneşli mahallelerimiz; tertemiz sokaklarımız, gül yanaklı yavrularımız; mert yüzlü, temiz kalpli, güzel huylu, aslan gibi gençlerimiz; vefalı, takvalı, mesture, edibe, arife, zarife, şerife, cemile, kâmile hanımlarımız; nur yüzlü büyüklerimiz; mutlu ve bahtiyar toplumlarımız olacak bizim illerimizde...

İnşaallâhu Teâlâ!

­

 

 

 

 

© İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

Kabe
Canlı Yayın
Şuan Canlı Yayın
Okudukça
AKRA CANLI
 / 
player image icon close icon
AKRA CANLI
Okudukça
Okudukça Add Icon volume up
 / 
Canlı Yayın
fast rewind
fast forward
Playlist
Bu özelliği kullanabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir
  
Fikrini Paylaş
TAAHHÜTNAME

Hazırlamış olduğum ve sitenize gönderdiğim/ teslim ettiğim, tamamen orjinal ve bana ait olan, projemin/görüntü veya kaydımın, AKRA MEDİA tarafından kendisine ait kablolu/karasal/uydu, şifreli/şifresiz, free/paralı TV, video, DVD, VCD,VHS ,radyo, kaset, sinema ve sair mevcut yada ortaya çıkacak her türlü İşaret, ses ve /veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkı ve tüm internet siteleri ve sosyal medya platformlarında yayınlamasına, çoğaltma hakkı, yayma hakkı, işleme hakkı ve temsil hakkının kullanılmasına süresiz olarak müsaade ediyorum.

Projemin/görüntü veya kaydımın, bant, CD, VCD, DVD, GSM, MP3 Player, dijital kayıt vb. tüm yollarla kayıt, çoğaltma ve dağıtım haklarını, bilişim veya iletişim ortamında görüntülenmesini, iletilmesini, okunmasını, izlenmesini, dinlenmesini vb. interaktif veya normal CD, VCD, DVD, GSM, MP3 Player vb. şekilde basılarak veya ses kayıtlarının metin haline getirilip kitap olarak piyasaya sunulmasını sağlayacak her türlü materyal üzerine kaydı ile çoğaltılması, kullanılması, işlenmesi, yeniden ve genişletilmiş şekilde sesli, yazılı ya da görüntülü yayın haklarını, bu suretle de çoğaltılarak kullanılması, dağıtılması, pazarlanması vb. fikri, mali ve manevi haklarımın tamamını, programda gerekli görülen değişiklikleri yapma haklarımı bila bedel olacak şekilde, AKRA.MEDİA sitesine ve bu site'nin yetkilisi ve sahiplerine devir ve temlik ettiğimi, beyan, kabul ve taahhüt ederim.

Şehir Seçin
Close