İki Cihan Serverimiz, Fahri Kainat Efendimiz, Kalplerin Tabibi ve Devası, Habîbullah, Nebîyyullah, Hâtemu’l Enbiya, Nur-u Ziya..
Hangi sıfat kâfi gelir ne O’nun (SAS.) yüceliğini ne O’na (SAS.) olan sevgimizi anlatmaya..
O’nun (SAS.) ismi ve sıfatları Yüce Kitabımız Kur'ân-ı Kerim'de, hadisi şeriflerde, diğer peygamberlere verilen kitap ve sayfalarda; bazıları Allâh’u Teâlâ’nın isimleriyle yahut diğer peygamberlerin sıfatlarıyla birlikte, bazısı edebî kültürümüzde O'na (SAS.) has olarak yer alıyor. O’nun (SAS.) her bir eşsiz sıfatından türetilen özge ve zengin manalı isimlerinin sayısı bini aşıyor.
Edebiyatımızda O’nu (SAS.) anlatan zengin çeşitli eserler arasında na’t, mevlid, sîre, hilye, miracnâme, Hicretü'n Nebi, şefaâtnâme, kırk hadis, yüz hadis gibi "Esmâ-i Nebî"ler de var. Cenâb-ı Hakk'ın isimlerinin topluca verildiği Esmâ-i Hüsnâ gibi; Esmâ-i Nebî’lerde hem Allah'ın (C.C.) hem de bizlerin sevgilisi olan Peygamber Efendimizin (SAS.) isimlerinin şiir veya düzyazı halinde toplanıyor.
Peygamber Efendimizi (SAS.) anlatan nice edebî türün gelişmesi, O’na duyulan tarifsiz sevginin ve özlemin göstergesi. "Her kim beni rüyâda görürse hakîkatte beni görmüş olur. " (Buhari, İlim) hadisi şerifini öğrenen Peygamber âşıkları, O’nu (SAS.) görebilmek, daha yakından tanıyabilmek, muhabbetlerini açığa çıkarmak için O’nun suretinin güzelliğini anlatan hilye-i şerifler, isimlerinin ve sıfatlarının yer aldığı Esma-i Nebi gibi eserler kaleme almışlardır. Hüsnü hat sanatıyla kaleme alıp tezhib ve minyatür sanatlarıyla bezedikleri Hilye-i Şerifler yanında Esma-i Nebî levhalarıyla evlerinin duvarlarını süslemişlerdir.
Peygamber Efendimizin (SAS.); Kur'ân-ı Kerim’de, hadisi şeriflerde ve kadim kültürümüzde yer alan isim, sıfat, künye ve lakapları pek çok düzyazı eserinin konusunu oluşturuyor. Bu eserlerden en meşhuru olan Süleyman Cezûli'ye ait Delâil-i Hayrat eserinde Hz. Peygamber'in (SAS.) iki yüz bir ismi açıklanmakta. Bazı eserlerde O'nun (SAS.) bin veya iki bin yirmi ismi olduğu belirtiliyor; zira kültürümüzde isim ve sıfatların çokluğu ismi alan kişinin şerefine işaret ediyor.
Hz. Peygamber'in (SAS.) isimleri, kaynaklarımızda şöyle yer alıyor:
Kur'ân-ı Kerim'de:
Ahmed, Emin, Beşîr, Burhan, Hâtem, Dâî, Rauf, Rahim, Rasûlu'r-Rahme, Sirâc, Münîr, Sırât-ı Müstakim, Tâ-Hâ, Yâ-Sîn, Hâ-Mîm, Abd, Urvetü'l-Vüskâ, Kademü's-Sıdk, Muhammed, Müddesir, Müzzemmil, Mustafa, Müctebâ, Nebiyyü'l-Ümmî, Nezîr, Nimetullah, Hâdî.
Diğer kitap ve sayfalarda:
İncil'de; Ahmed, Baraklit, (veya Faraklit), Hanbatâ, Rûhu'l-Hâk, Rûhu'l-Kuds, Sâhîbü'l-Kâdîb, Sâhîbü'n-Naleyn.
Tevrat'ta; Ahyed, Bidbid, Dahûk, Mütevekkil, Muhtar.
Zebur'da; İklîl, Cebbar, Hamyâtâ, Hâthât, Kayyim, Mukîmü's-Sünne.
Diğer peygamberlere indirilen suhufta; Ehûnâh, Tâbtâb, Müşeffih, Ecîr, Hâtem, Mâzmâz, Munhaminnâ'.
Hadis-i Şeriflerde:
Ahmed, Ahyed, Emîn, İmâmü'l Muttakîn, Haşir, Habîbullâh, Râkibül-Burak, Rasulü'r-Rahme, Rasûlü'r-Râhe, Rasûlu'l-Melâhim, Seyyidü'l-Mürselîn, Seyyid-i Veled-i Âdem, Sâbık, Şeff, Şâfi', Müşeffa', Sâhîbü'l-Hâtem, Tâ-Hâ, Zâhir, Âkıb, Abdullah, Kâidü'l Gurri'l-Muhaccelîn, Kuşem, Mâhî, Muhammed, Müddessir, Müzzemmil, Muktefî, Mukaffa, Nebiyyü't-Tevbe, Nebiyyü'r-Rahme, Nebiyyü'l-Melhame, Yâ-Sîn.
Esmâ-i Hüsna ile birlikte:
Evvel, Âhir, Cebbar, Hâmid, Hamîd, Hâk, Habîr, Ra'ûf, Rahim, Şâhid, Şehîd, Şekûr, Sâdık, Azız, Azîm, Afüvv, Alîm, Fettâh, Kuddûs, Kavı, Zû-Kuvve, Kerim, Ekrem, Mübeşşir, Mübîn, Mahmûd, Mümin, Müheymin, Nûr, Velî, Mevlâ, Hâdî, Yâ-Sîn.
Diğer Peygamberler (AS.) ve büyüklerimiz ile ortak olan sıfat ve isimleri:
Yüce Peygamber'in Ahmed, Muhammed, Âkıb, Haşir, Mukaffa, Nebiyyü'l-Melhame gibi isimleri yalnızca kendisine hastır. Ancak Rasûlullah, Nebiyyullah, Abdullah, Şâhid, Mübeşşir, Nezîr, Nebiyyü'r-Rahme, Nebiyyü't-Tevbe gibi isimleri diğer peygamberlere de verilmiştir. Bu arada Hz. Adem'in Safıyyullâh, Hz. İbrahim'in Halîlullâh, Hz. Musa'nın Kelîmullâh, Hz. İsa'nın Rûhu'l-Kuds, Hz. Ali'nin Murtezâ ve Müctebâ, İmam Gazzali'nin Hüccetü'l-İslam isimleri.
Peygamber Efendimiz’e (SAS.) has tabirler, özel isimler:
Dinî ve edebî metinlerde geçen Fahr-i Kâinat, Fahr-i Âdem, Mefhar-ı Âlem, Ebü'l-Müminîn, Hayru'l-Mürselin, Kân-ı Şefaat, Mahbûb-ı Hâk, Muîn-i Beşer, Rasûlü's-Sakaleyn, Seyyidü's-Sâdât, Seyyidü'l-Mürselîn, Sultânı Enbiyâ.
Peygamber Efendimiz’in (SAS.) edebî nitelikli isimleri:
Meh-i Burc-i Fezâyil, Bedr-i Dücâ, Mâh-ı Münîr, Sadr-ı Bedr-i Kâinat, Âyîne-i Ezel, Mir'ât-ı Huda, Cevheri Zât, Dürre-i Beyzâ, Dürr-i Yetîm, Şems-i Kevneyn, Şems-i Sübhân, Âfitâb-ı Evc-i Dîn, Neyyir-i A'zam, Sehâb-ı Rahmet, Tabîb-i Marîz-i İsyân, Menba-ı Âb-ı Hayât, Nizâmü'l-Âlemîn, Rûh-i-A'zam, Ser-Çeşme-i Kerem, Serv-i Bostanı Dîn, Şâhenşâh-ı Asfiyâ, Ukde-Güşâ gibi.
Bu isimler na’t-ı şerif gibi edebî eserlerde Peygamber Efendimiz (SAS.) için sultan, ay, güneş, deniz, inci, gül, bülbül, servi, çerağ, tabib gibi motifler ele alınırken türetilen isimlerdir.
Peygamber Efendimizin (SAS.) değişik zaman, mekân ve topluluklara göre aldığı isimlerden bazıları da şöyle: Ahmed isminin dünyaya gelmeden önce, Muhammed'in hayatta iken, Mahmud adının da kendisinden sonra verildiği belirtiliyor.
Alvarlı Efe (ks.) şu na’tı şerifinde O’na (SAS) sıfatlarıyla seslenmekte:
Ahmed ü Mahmûd Muhammed Mustafâ derler sana
Efdal-i mevcûd Habîb-i Kibriyâ derler sana
Ey risâlet ma'deni fâzıl-terîn-i enbiyâ
'Arş-ı irşâd kubbesinde müntehâ derler sana
Nûr-i vahdet şem'ini sensin fürûzân eyleyen
Şâh-ı evreng-i şefâ'at Müctebâ derler sana
Nûr-i Mevlâ'dan mürekkebsin mükerremsin güzel
Ey kerîm-hilkat kerem-şân Mürtezâ derler sana
Şâh-ı evreng-i şefâ'atsin Habîb-i Kibriyâ
Rûz-i mahşerde 'azîm Sâhib-Livâ derler sana
"Kâbe kavseyni ev ednâ" sadrına sultân olan
Bezm-i vuslat mahremi Hakk-âşinâ derler sana
Bu Muhammed Lutfî'ye lutf et kerem kıl yâ Resûl
Muktedâ-yı enbiyâ Sâhib-Livâ derler sana