Tarih, sanat ve gastronomi şehri Gaziantep

Hadi gelin tarihi ve sanatı ile göz, yemekleri ile de karın doyuran Gaziantep’i birlikte dolaşalım.  

TARİH

Antik ulaşım ve ticaret yollarının Antep’te kesişmesi sebebiyle tarih boyunca çeşitli medeniyetlerin bölgeye gelmesine sebep olmuş.

Antep Paleotik, Neolitik, Kalkeolitik ve Tunç çağlarında; Hitit, Med, Asur, Pers, İskender, Selefkoslar, Roma, Bizans, Abbasiler ve Selçukluların himayesinde kalmış ve bu medeniyetlere ait birçok eseri de bünyesinde bulundurmaktadır.  Birinci Dünya savaşı sonunda Antep işgal edildi. Antep’in savunması Kurtuluş Savaşı tarihimizde kahramanlık ve fedakarlığın bir sembolü olmuştur. 

ULAŞIM

İstanbul’dan Gaziantep’e sık sık uçak seferi bulmak mümkün, hava şartlarına göre yaklaşık 1 saat 10 dakika uçuş süresi ile Antep’e ulaşabilir veya araba ile İstanbul’dan Antep’e gitmek isterseniz de 11-12 saatlik bir araç yolculuğu sizi bekliyor olur.

Havaalanından şehir merkezine yaklaşık yarım saatlik bir araç yolculuğu var bunu tercihinize göre, şehir içi ulaşım imkanları, taksi veya araç kiralayarak yapabilirsiniz.

Gaziantep’te şehir içi ulaşım çok zor değil, toplu taşıma araçlarını kullanabileceğiniz gibi araç kiralayarak civar şehirler dahil rahat bir şekilde gezebilirsiniz.

NE ZAMAN GİDİLİR?

Bizce yıl boyunca Antep’e gidilir, tabii tercihlerinize bağlı seyahatinizi planlayabilirsiniz. Gaziantep’te karasal iklim hâkim, yani yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve yağışlı. Ama sanılanın aksine yazın (tabii bütün günü dışarıda güneş altında geçirmezseniz) Antep hiç dolaşılmayacak bir şehir değil. Nem olmadığı için sıcak diğer deniz şehirlerine göre çok etkilemiyor. Hele akşamları çok tatlı bir hava eşliğinde gezinize devam edebiliyorsunuz.

Tabii yine de bahar ayları rahat dolaşmak için tercih edilebilir.

Bir de meşhuuuurrr ‘Gastronomi Festivali’ne denk gelmek isterseniz ona göre bir planlama yapılabilir. 

NE YENİR?

Bu bölümü sayfalarca yazsak Antep’in yemek kültürünü anlatmaya yetmez herhalde! 😊 Antepli esnafların söylediğine göre 252 çeşit yemek var burada! Bu sebeple olmazsa olmazlardan bahsedeceğiz sadece 😊

Yemeğe kahvaltıdan başlıyoruz, ama bildiğimiz peynir-zeytin kahvaltılarını unutun burada kahvaltılar ciğerli, beyranlı, nohut dürümlü... Bir Antepli gibi kahvaltı yapmak istiyorsanız bol acıya hazır olun, sabah 5’te ciğerle başladığınız kahvaltıyı Beyran çorbası veya nohut dürüm takip etmeli.

Siz yine normal kahvaltıdan vazgeçemeyenlerdenseniz o zaman suyun içerisinde Mozerella peynirini andıran, tatlı ve yemeklerde kullanılan Antep Peynirini denemenizi mutlaka öneririz.

Diğer öğünlerde kebap ve lahmacun var, 32 çeşit kebaptan damak zevkinize uygun olanı seçebilirsiniz. Yalnız dikkat acısız olarak tercih yapsanız bile hala her şey normalden fazla acı olabilir.

Tatlı’ya gelince de seçenekler azalmıyor, baklavanın türlü çeşidini bulabileceğiniz Antep’te köşe başı tatlıcı. Taze yapılmış bir baklava veya hamurun içine konan Antep fıstıklarının sacta pişirilmesiyle yapılan katmer denenmesi gerekenlerden.

Bu kadar yedikten sonra üzerine Antep’in olmazsa olmazlarından Zahter çayı, aslında bir çeşit dağ kekiği veya Menengiç kahvesi tavsiye ediyoruz. 

NEREDE KALINIR? NE KADAR KALINIR?

Gaziantep çok gelişmiş bir şehir olduğu için alternatifi bol, genellikle modern otellerin bol bulunduğu şehirde bütçenize ve zevkinize göre yer bulmak kolay, tabii festival zamanlarına dikkat edip rezervasyonu önden yaptırmakta fayda var.

Antep gezide olduğu kadar yeme konusunda da bir performans gerektirdiği için civar şehirleri gezmeden, rahat rahat bir Antep turu için en azından 3 güne ihtiyacınız olacaktır. Etrafta bulunan ve kolaylıkla ulaşabileceğiniz (Kilis-30 dk., K.Maraş- 1 saat, Urfa- 1.5 saat) şehirleri gezinize eklemek isterseniz bu süre uzayacaktır.

NE ALINIR?

Tabii ki ilk akla ‘bakır’ geliyor. Zevkinize göre çeşit çeşit bakır mutfağınızı süslemek için sizi bekliyor Antep’te. Seçimlerinizin çokluğuna göre bakırlarınızı aldığınız yer ile görüşüp evinize kargo yaptırabilir ve taşıma derdinden kurtulabilirsiniz.

Antep denilince baharat ve kahve olmazsa olmazlardan. Çeşit çeşit el yapımı baharatlar, salçalar, kuru gıdalar ve taze çekilmiş kahve denenip alınmalı.

Türkiye’de sadece Gaziantep’te üretilen Kutnu kumaşını atlamamak lazım. Yaklaşık 600 yıldır yöreye özel bir el sanatı Kutnu. Pamuk ve ipek karışımı bu kumaşın 60’a yakın çeşidi var ve bu kumaştan her şey yapılabiliyor, seccadeden tutun başörtüsüne kadar. Zevkinize göre bir parça beğenip alabilirsiniz.

Son olarak bu lezzet dolu şehri dolaştıktan sonra döndükten sonra biraz daha Antep havasını devam ettirmek için yanınızda baklava götürmek isterseniz sizin için yolculuğa hazır hale getirilmiş kutulardan alabilirsiniz. 

NERELER GEZİLİR?

Görmeden dönmemeniz gereken Müze ve yerler:

Gaziantep Kalesi: Merkezde bulunan Kale’nin Roma döneminde gözlem amaçlı yapıldığı ve bugüne kadar birçok restore gördüğü söyleniyor. Kaleye giriş ücretsiz. İçerisinde Antep Savunması ve Kahramanlık Panoraması Müzesi var.

Tarihi Zincirli Bedesten: Bakırcılar çarşısının az ilerisinde bulunan Zincirli Bedesten ’de her türlü baharat, salça, fıstık ve hediyelik eşyayı bulabilirsiniz.

Bakırcılar Çarşısı: Her türden bakır ürünü bulabileceğiniz, çok hareketli ve neşeli bir o kadar da sıcak bir ortamı olan çarşı Antep’in olmazsa olmazlarından.

Pazar günleri bir çok dükkan kapalı olabiliyor, alışveriş yapacakların bunu göz önünde bulundurması önemli.

Almacı Pazarı: Kurutulmuş ürünler, fıstık, salça vb. ürünleri bulabileceğiniz çarşı.

Yaşayan Müze Tarihi Gümrük Hanı: Han’da tesbihcilik, gümüşçülük, mozaik, bakır işleme, ebru, Antep işi el ürünleri, kutnu dokuma, yemenicilik vb. birçok meslek yaşatılmaya çalışılıyor. Küçük bir tur ve alışverişin ardından Han’ın girişinde iki renkli kahvenizi içmeyi unutmayın.

Şahinbey Milli Mücadele Müzesi: Antep şehrinin nasıl Gazi ünvanını aldığını merak ederseniz bu müze size cevap olacak. Resimler, videolar ve balmumu canlandırmaları ile Milli Mücadele zamanında yaşanılanları, zorlukları ve kahramanlık hikayelerini bu müzeden öğrenebilirsiniz. Antep konağı içerisinde başlayan geziniz yer altıda mağaralarda son buluyor ve bu müzenin girişi de ücretsiz.

Eski Antep Evleri (Tarih Bey Mahallesi): Tarihi Antep dokusuna en iyi tanıklık edilebilecek mahallede bol bol fotoğraf çekmeyi unutmayın.

Kastel ve Livaslar: Yine Antep sokaklarında kaybolurken mutlaka görmeniz gereken yerlerden bahsetmek istiyoruz. Şehre temiz su sağlayan kastellerin en azından birini mutlaka görmelisiniz

Zeugma Müzesi: Dünyanın en büyük ikinci mozaik müzesi unvanını taşıyan müze biraz şehir merkezinin dışarısında bulunuyor. Müzenin de ismini aldığı Zeugma zamanında Roma’nın doğuda bulunan en büyük kenti imiş. Evlerini muhteşem detaylarla süslemişler. MS 256 yılına kadar ayakta kalan şehir bölge hakimiyeti kaybedilince yıkılıp, yağmalanmış ve yüzyıllarca toprağın altında kalmış.

1987 yılında yapılmaya başlanan kazılarla bu süslemeler ve mozaikler gün yüzüne çıkmaya ve 2011 yılından itibaren müzede sergilenmeye başlamış.

Müze kart ile giriş yapabileceğiniz Müze’yi mutlaka görmenizi tavsiye ediyoruz. 

Gaziantep Arkeoloji Müzesi: Şehir etrafında yapılan kazılardan elde edilen eserlerin sergilendiği müze. (Müzekart geçerli)

Şahinler Vadisi MiniaTürk: Dünyadan 20 farklı eserin küçültülerek yapıldığı Şahinbey parkı içerisindeki müze ücretsiz olarak dolaşılabiliyor.  

Rumkale: Urfa ve Antep arasında sınıf oluşturan Fırat ırmağının kıyısında bulunan bir yarımada. (Halfeti-Urfa ziyareti esnasında da gezilebilir)

Kısaca;

· Anteb’in olmazsa olmazı mozaikleri görmeden,

· Lahmacun veya kebap yemeden,

· Bakırcılar çarşısını boydan boya gezmeden,

· Menengiç Kahvesi içmeden,

·  Antep’in eski sokaklarında konaklar arasında kaybolmadan,

Antep’ten ayrılmayın…

 TAVSİYELER

Yazın dolaşacaklar mutlaka yanlarında şapka, güneş kremi, yelpaze vb. bulundursun.

Müze ve ören yerleri için Müze kartınız hazır olsun.­

© İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.