Sanal bağımlılık tehlikesi artıyor

Uzmanlar, internetten, teknolojiden, oyunlardan kopamayacak bir noktaya gelindiğinde artık "oyun ya da internet bağımlılığı" gibi kavramlardan söz etmenin kolaylaştığını belirtti.

Dr. Onur Noyan, teknoloji bağımlılığı yaşının düştüğünü ve aile içerisinde saygı görmeyen bireyin, sanal alemde kendisine yapay bir güven ortaya çıkardığını söyledi.

"Ama bu sadece ergenlerin sorunu değil, artık yetişkin insanların da sorunu. Teknoloji ve internet bağımlılığını önlemek amacıyla ailelere düşen bazı görevler var. 0-2 yaş aralığında çocukların hiçbir şekilde internet, televizyon, bilgisayar ve telefonla temas etmemesi lazım. 2 yaştan sonrasında da ailenin belirlemiş olduğu zaman dilimleri içerisinde, bu tabii ki 5-10 dakikayı geçmeyen aralıklarla, yaşa göre giderek yavaş yavaş artırılabilecek şekilde düzenlenmeli.

"İnternet bağımlılığı sebebiyle yurtta, okulda, evinde kendi başına yaşayan insanlar var. Bu nedenle fiziksel sağlığını kaybedenler var. Bu sorunun en büyük sonuçlarından biri obezite. Son dönemlerde çocuk ve ergenlerde uzun süre oturmaya bağlı olarak romatizmal sorunların arttığı görülüyor. El bileğinde sinir sıkışmaları görülebiliyor."

Noyan, ailelere, çocuğunu boş kaldığı zamanlarda internet yerine başka faaliyetlere yönlendirmesini önerdi.

"Öncelikle ailenin eğitilmesi gerekiyor. Aile televizyonunu kapatacak, kendisi ilgilendiği şeyi yapacak. Aile istiyor ki 'Benim çocuğum otursun, kitap okusun ben de telefonumla oynayayım'. Bu çok mümkün değil. Öncelikle ailenin çocuğundaki internet ve oyun bağımlılığı ile baş etmek için kendisini eğitmesi gerekiyor."
Bağımlı kişilerde tedavi "internet detoksu" ile uygulanıyor. Hasta, yaklaşık 3 hafta hiçbir şekilde elektronik, teknolojik alet, internet olmadan zaman geçiriyor. Bu süreçte kişinin ilgilenebileceği başka alanlar bulunuyor.

AA