Çocuk yetiştirme sürecinde iletişimi kuvvetlendiren unsurlar nelerdir, motivasyon kayıpları nasıl aşılabilir?
Her dönemde çocukların ebeveyn tutum ve davranışlarını algılama, değerlendirme biçimi değişkenlik gösterebiliyor. Ebeveyn tutumları çocuk gelişiminde ilk etken.
Anne, baba-çocuk ilişkisinin tohumları 0-6 yaş döneminde atılıyor; aile içinde nasıl bir iletişim alışkanlığı varsa genellikle gençlik dönemine de sirayet ediyor. Ergenlik döneminde çocuğuyla halen kaliteli bir iletişim kuramamış bir aile içinse hiçbir zaman geç değil.
Psikolojik Danışman Furkan Konyalı çocuk yetiştirmenin iniş-çıkışları olan, fırtına ve rüzgarlardan etkilenen, dinamik bir süreç olduğunu ifade ediyor. Bu dinamik süreçte aile içi iletişim kalitesini artırmak, aile bağlarını kuvvetli tutmak için neler yapılabileceğini AKRA’ya anlattı.
Konyalı’ya göre çocukların duygu ve becerilerinin farkında olarak yetiştirilmesi; ailecek belirlenen hedefler ve ilkeler; ortak katılımlı aile rutinleri; arkadaş aileler ve rol model alınan kahramanlar çocuk yetiştirme sürecini destekleyen önemli unsurlar.
Çocuklar için rol-model olmak
Konyalı’ya göre çocuğun bir birey olarak değer görmesi, kabul edilmesi, fikirlerinin aile masasında yer bulması iletişimi olumlu etkiliyor. Çocuktan beklenen birtakım davranışları ebeveynin ve diğer aile fertlerinin de yapması; mesela kitap okuması, sosyal medyayı daha az kullanması; adalet duygusuna hizmet ediyor.
Konyalı “Eylemleri aynı anda birlikte harekete geçirmek lazım. Tüm aile bireylerinin katılımıyla aile saati uygulaması eşliğinde sorumluluklarını yapması; herkesin aynı anda o iş bir işin ucundan tutması gerekiyor.” diyor.
Aile içinde ortak katılımlı etkinlikler yapmak
Ailenin her bireyinin bireysel bir hedefi olduğunda harekete geçme rutinini çocuk aile ortamında görüp benimseyebiliyor.
“Ekransız saatler” uygulaması tercih edilebilir. Ailece birlikte bir şey izlemek, değerlendirmesini yapmak, kitap okumak, bir akraba ya da eş-dost ziyareti yapmak gibi ekran kapatıldığında anlamlı 3-4 eylem planı bulunabilmeli.
Birlikte deneyimleme süreci ailede kaliteli iletişime katkı sağlıyor. Bütün aile bireylerinin bireysel ve ortak rutinlerini belirlediği, yazarak evin görünür bir yerine astığı ve birbirini uygulamak konusunda teşvik ettiği bir evde aile içi iletişim kalitesi müthiş artıyor.
Ailece ortak hedefler belirlenmeli
Bazen kişilerden ziyade ifadeler de aile bireylerini harekete geçirir. "Ailece hedefimiz insanlığa yararlı olmaktır." gibi bir ilkeyi o eve davet edilen arkadaşı da görür. İfadeyi belirleyen çocuk, sadece kendi üzerindeki katkısına değil, başkasına dolaylı etkisini de fark eder. “Bunların hepsi ayrı ayrı çok önemli detaylar. O dinamiklik içerisinde olması gereken başlıklar.” diye ekliyor Konyalı.
Ailecek eyleme geçmeyi kolaylaştırmak için rutinleri zamanlama ve küçük adımlara bölme etkili yöntemler arasında.
Etkili yöntemler
Erken çocuklukta çocuğun yapması gereken davranışlar oyunlaştırılabilir. İlkokul döneminde de akademik rutinleri hayatın parçası haline getirmek için oyunlaştırmadan faydalanılabilir. Odada çocuğun ilgisini çekebilecek ve ödevi için kullanılacak çeşitli materyaller bulundurulması, “ödev yap!” direktifi gibi iç motivasyonu harekete geçirmeyen yöntemlerden daha etkili ve geçerli.
Zaman zaman çocuklar aile rutini oluşturmayı istemeyebiliyor, direnç gösterebiliyor. Böyle durumlarda ebeveyn motivasyonunu kaybetmemeli; söylemi gözden geçirerek, bardağın dolu tarafını görerek, birlikte harekete geçmek konusunda ısrarcı olarak sorunu aşabilir.
Karşılıklı duygu ve becerilerimizin farkında olalım, dil kullanımına özen gösterelim.
Ailecek birbirimizle iletişim halindeyken “Şu özelliğini çok beğeniyorum!”, “Yemeğe sevgini mi kattın?” gibi hoşa giden, güzel ve anlamlı ifadeleri geliştirmek, detaylara önem vermek ilişkiyi geliştiriyor. Duygu dünyamızda yaşadığımız güzelliklerin anlamını fark edebilir ve ifade zenginliği ile dışa vurabiliriz. Duyguların farkındalığı, dile getirilmesi ailede deneyimleniyor, ebeveynlerden çocuklara aktarılıyor ve iletişime yansıyor.
Arkadaş aileler, omuz veren aileler
Sosyal öğrenme kuramına göre insan olumluyu da olumsuzu da taklit etme eğiliminde.
Konyalı’ya göre etrafımızda taklit edebileceğimiz, olumlu örnek teşkil eden aileler, akrabalar, komşular olması güzel uygulamaları kendi aile ilişkilerimize transfer etmemizi sağlıyor. “İnsan birlikte vakit geçirdiği kişilerin ortalamasıdır” sözü aileler ve çocuklar için de geçerli.
Çocuk yetiştirme sürecinde rol model kahramanlar da çok önemli
“Tarihte yaşamış, vefat etmiş birileri de olabilir. Güncel bir kahraman da olabilir. Çünkü aileler her zaman yaşayan, somut, gözlerinin önündeki kişilerden örnek alamayabilirler. Bazı kahramanlar: Mesela Resulullah'ın aile hayatı nasıldı? Nasıl yönetti bu ilişkileri?.. Topluma örnek olarak sunduğumuz, paylaştığımız, çocuklarımızın örnek almasını istediğimiz genç sahabilerde durum nasıldı?” Dünyanın herhangi bir yerinde olabilir. Araştırmak lazım. Dünyaya iz bırakan örnek aileler..., bunların rutinleri neler, neler yapıyorlar? Bazen bu kimselerin de ayak izlerini takip etmek katkı sağlayabilir.”
Yeni bir başlangıç niyeti
“Burada niyet çok önemli. Bir niyet tazelemesi yapmak gerek. Niyet ettik Allah rızası için yeniden iletişimi kuvvetli bir aile olmaya. Çünkü bu niyet üzerine peşinden eylemler gelecektir."
© İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.