Nevşehir Avanos'ta yazdan kışa hazırlık devam ediyor.
Nevşehir toprağı kazılıp havayla temas ettiğinde sertleşir. Bu sayede soğuk damların üç yanı toprağın kazılmasıyla oluşurken, önü ve tavanı insan eliyle tamamlanır.
Soğuk damlar bir çeşit kiler olarak her evin olmazsa olmaz bölümleridir. Fare girmesin diye eşiği yüksek yapılan kapısı tahta, kuz pencere’ denilen penceresi güneş görmesin diye poyraz/kuzey taraftadır. Pencere havalandırma ve az ışık almaya uygundur, tel kaplıdır ve camı yoktur.
Kışın tipi ve dondan korumak için ‘çullarla’ yani evde kullanılmaktan eskimiş yorgan yatak yüzlerinin içine eski kıyafetler serilerek sırınan/dikilen yorgana benzeyen örtülerle kapatılır.
Tereyağının sütünden ayrılmış hali ‘sade yağ’ ve tulum peyniri; deri ve çömleklerde her yıl yenilenen ‘günlendirilmiş’ (güneş ışığıyla dezenfekte edilmiş) kumların üstüne bir sıra dizilir. Turşular, aşağı yukarı 1-1.5 metreyi bulan küplerde; kışlık kavurmalar ve kurutulmuş etler tavanda asılı olur.
Sonbahar-kış başında soğuk dama girenler, baygın meyve rayihaları ve turşu kokularıyla mest olurlar. Tavandan sarkan hevenklerin arasından yürümek hayli güçtür.
Elma, ayva, kış armudu gibi meyveler kasalarla soğuk dama dizilir. Yara-bereli olanlar çürümeden ‘kak’ yapılır. Dağlardan toplanan muşmula olgunlaşana kadar samanlıkta bekletilir.
Tandır evi ve toprak kuyular
Havuç, turp, pancar, patates gibi toprak altında yetişen sert sebzeler evlerin yakınına aşağı yukarı 2 metre derinliğinde kazılan kuyuya sıra sıra yerleştirilir, aralarına ve üstüne iri saman konulur. En üstü toprakla örtülür. Kışın ara ara kuyu açılıp ihtiyaç kadar sebze alınır.
Ana duvarda büyük bacalı ocak, tavanında 45-50 cm ebadında kare biçiminde orta havalandırma deliğinin tam altında tandır olan ‘tandır evi’nin bir köşesinde patatesler yığılır. Üzeri yine samanlı çamurla kaplanır. Alttan açılan bir çeşit pencere/oluktan patatesler ihtiyaç kadar elle alınır.
Soğanlar tarladan toplandıktan sonra damlarda kurutulur. Samanlığın bir köşesinde güneş almayan kuru yerde muhafaza edilir.