1.Resûlüllah (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Üç şey vardır, kim onları yaparsa imanın tadını alır: Sadece Allah'a kulluk eden, Allah'tan başka İlâh olmadığını bilen, her yıl gönül hoşluğuyla zekâtını veren! Zekâtını da yaşlı, uyuzlu, hasta, değersiz, küçük hayvanlardan vermez, aksine mallarının orta hallilerinden verir. Zira Cenab-ı Hakk ne en iyisinden vermenizi emretmiştir, ne de en adisinden olana râzı olmuştur." (Ebu Davud)
2.Resûlüllah (aleyhissalâtu vesselâm) yere bir çizgi çizdi ve: "Bu insanı temsil eder" buyurdu. Sonra bunun yanına ikinci bir çizgi daha çizerek: "Bu da ecelini temsil eder" buyurdu. Ondan daha uzağa bir çizgi daha çizdikten sonra: "Bu da emeldir" dedi ve ilâve etti: "İşte insan daha böyle iken (yani emeline kavuşmadan) ona daha yakın olan (eceli) ansızın geliverir." (Tirmizi, Buhari)
3.Resûlüllah (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Karanlık gecenin parçaları gibi olan fitnelerden önce, hayırlı ameller işlemede acele edin. O fitne geldi mi, kişi mü'min olarak sabaha erer de kâfir olarak akşama girer. Mü'min olarak akşama erer de kafir olarak sabaha ulaşır; dinini basit bir dünya menfaatine satar." (Müslim, Tirmizi)
4.Resûlüllah (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Benimle benden önceki diğer peygamberlerin misali, şu adamın misali gibidir: Adam mükemmel ve güzel bir ev yapmıştır, sadece köşelerinin birinde bir kerpiç yeri boş kalmıştır. Halk evi hayran hayran dolaşmaya başlar ve (o eksikliği görüp): "Bu eksik kerpiç konulmayacak mı?" der. İşte ben bu kerpicim, ben peygamberlerin sonuncusuyum." (Buhari, Müslim)
5.Resûlüllah (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah bir kuluna hayır murad etti mi, onun cezasını hızlandırıp dünyada verir; bir kulu hakkında da kötülük murad etti mi, onun günahlarını tutar, kıyamet günü cezasını verir." (Tirmizi)
6.Şeddad b. Evs (radiyallâhu anh)'den rivayet edildiğine göre Resûlüllah (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Akıllı kişi kendini hesaba çeken ve ölümden sonrası için çalışandır. Aciz de nefsini duygularına tabi kılan, Allah'tan temennilerde bulunup durandır."
7.Resûlüllah (aleyhissalâtu vesselâm), evlenen bir kimseyi şöyle tebrik ederdi: "Allah sana (evliliği) mübarek kılsın, üzerine bereket indirsin, ikinizin arasını hayırda birleştirsin." (Ebu Davud, Tirmizi)
8.Resûlüllah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Bir mü'min erkek, bir mü'min kadına buğzetmesin. Çünkü onun bir huyunu beğenmezse başka bir huyunu beğenir.” (Müslim)
9.Resûlüllah (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Kadın beş vakit namazını kılar, Ramazan orucunu tutar, namusunu korur ve kocasına itaat ederse kendisine: "Cennetin hangi kapısından istersen ordan gir!" denilir."