İletişim, hem kolay hem de zor bir etkileşim... Aile fertleri, çalışma ortamı ya da arkadaşlar arasında sağlıklı iletişim nasıl kurulmalı?
Kırgınlıklar dile getirilmeyip küskünlük boyutuna taşındığında bunun sebebi yine iletişimsizlikten kaynaklanıyor.
Beyhan Budak, sağlıklı iletişime zarar veren hataları anlatıyor:
Günlük yaşamda hepimiz bir şeylere kırılırız ama kırıldığımız şeyleri ifade etmek, sorunu çözmeye çalışmak yerine dolaylı yoldan tepki gösteririz. Tepki gösterdiğimiz kişi neye tepki gösterdiğimizi anlamaz, o da bize tepki gösterir. Bu iş böyle uzar gider.
Halbuki çevremizdeki insanlarla sağlıklı iletişim kurmak o kadar da zor bir şey değil. Birazcık kendi hatalarımızın farkına varabilirsek birçok konuyu düzeltmek mümkün olacaktır.
İletişim kurarken sık yapılan hatalar
İlk olarak, açık iletişim yerine imalı sözler ve tavırlı davranışlar kullanmak iletişime en çok zarar veren şeylerden biridir. Eğer böyle davranıyorsan, muhtemelen kendini, “Ben kendim açıkladıktan sonra, karşı taraf hatasını anlamış ne işe yarar?” diye savunacaksın. İşte tam burada gurur devreye giriyor.
Ben söylersem kendimi daha aşağı konumlandıracakmışım gibi hissiyat. Aslında durum tam tersidir, incindiğim şeyi karşı tarafa net bir şekilde ifade ettiğim zaman ona hatasını düzeltme fırsatı veriyorum. Ama tavır yaparsam, karşı taraf bir şeyler anlıyor ama kesinlikle benim anlamasını istediğim şey olmuyor. Yani yanlış anlıyor. Karşı tarafın beni üzen davranışını net bir şekilde ifade etmek, karşı taraf kabul etmese bile her zaman işe yarar.
İnsanlar yaşadıkları zorlukları yakın gördükleri insanlarla paylaşmak isterler. Senin karşına biri böyle bir şekilde geldiği zaman ne yapıyorsun?
Bu konuda yapılan en büyük hata, daha karşı taraf sözünü bitirmeden ona öneriler vermek, ben sana demiştim demek, onu suçlamak şeklinde cevaplar verildiği zaman aradaki iletişim ciddi anlamda hasar alacaktır.
İnsanlar bizden öğüt istemedikçe kimseye öğüt vermemeliyiz. Bir yandan karşı tarafın hatalarını da görüyor olsak, herkes kendi hayatının mücadelesini veriyor. Benim için kolay olan, karşı taraf için kolay olmayabilir. Bu sebeple, suçlamak ve öğüt vermek yerine dinlemek ve yanındayım mesajı vermek ilişkimizi güçlendirecektir.
Çoğu iletişim eğitiminde etkili konuşmanın yöntemlerinden bahsederler. Ancak modern insan hep konuşmak, hep kendini anlatmak istiyor. Sadece benden ve benim hayatımdan konuşalım beklentisi de iletişime zarar verecektir.
Kaliteli iletişimi, tenis oynuyormuş gibi düşünebiliriz. Top bir bende olacak bir de karşı tarafta. Biraz benden bahsedeceğiz, biraz da karşı tarafı merak edeceğiz. Onu tüm dikkatimizle dinleyeceğiz, o zaman ortaya çok güzel bir ilişki çıkacaktır. Ama hep ben konuşayım dediğim zaman, çevremdeki insanlarla kurduğum ilişkiler yüzeysel kalacaktır.