Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında 5 Haziran’da uygulanacak sınava artık sayılı günler kaldı. Sınav günü yaklaşırken öğrencilerin stresi de artıyor.
Eğitimciler sınava hazırlanan gençlere şu tavsiyelerde bulunuyor:
Geri kalan süreye bakıldığında ortalama günde iki konu tekrar edilebilir. Bir gün sayısal bir gün sözel olmak üzere konu tekrarları yapın. Üçüncü gün konu tekrarına ek olarak LGS’deki süreye ve soru sayısına sadık kalacak şekilde deneme çözün. Dördüncü ve beşinci günlerde aynı şekilde konu tekrarı yapın ve altıncı gün deneme çözerek plana devam edin.
Sözel konuların tekrarını yaparken kitabın sayfalarını çevirerek her sayfaya göz atın, konu başlıklarını inceleyin. Eğer konu başlıklarından birini hatırlamıyorsanız başlığın altındaki bilgiyi okuyun. Unutmayın sorular ders kitabından geliyor. O yüzden kitaba bakmak şart. Daha sonra mutlaka test çözün.
Sayısal konuların tekrarında ise matematik zorlayıcı olarak görülüyor. Dolayısıyla çalışırken ders kitabı ve ders defteri yan yana olmalı. Öğrenci bu şekilde tekrar edilecek konu ile ilgili derste aldığı bilgiyi defterinden hatırlayabilir. Gerekiyorsa örnek çözümlü soruları incelemeli ve bir kaç soruya baktıktan sonra test çözerek eksiklerini görmeli ve telafi etmeli.
Fen bilimleri çalışılırken sayısal konular sayısal çalışma tekniğiyle, sözel konular ise sözel tekrar tekniğiyle çalışılmalı.
Hafta sonunda hem sözel hem de sayısal alanlarda testler çözülmeli.
Beslenme ve uyku düzenine dikkat
Dışarıdan beslenme en aza indirilmeli ve bolca meyvesebze tüketilmeli.
Düzenli uyku çok önemli. En geç 22.30’da uyumaları gerekli. Çocuk dinlenmiş kalkarsa daha verimli bir gün geçiriyor.
Ailelerin de son bir ayı çalışma kampı olarak görmesi ve evi buna göre düzenlemesi gerekiyor.
Anne babalar endişeyi yansıtmamalı
Çocuğunuzun sınava dair yeterliliği hakkında olumsuz, tekrar eden sohbetler yapmayın.
“Bugün bence şu konuya çalış, bu konuyu tekrar et” gibi önerilerden kaçının.
Sınav yaklaşırken yükselen kaygı nedeniyle çocuğunuz her zamankinden daha alıngan, öfkeli ya da duygusal olabilir. Sakın bu durumu üzerinize alınmayın.
Çocuğunuza gerçekçi, samimi olumlu geribildirimlerde bulunun.
Ev içinde duyguların bulaştığının, sizdeki kaygının çocuğunuzun kaygısını tetiklediğinin ya da arttırdığının farkında olun. Sizin telaşınız ve endişeniz ile çocuğunuzun kaygısı yükselir. Yüksek düzeyde kaygı ise net düşünmeyi engeller.
Hürriyet