Sigarayı bırakmak kararıyla 20 dakika sonra daha sakin bir kalbe sahip olursunuz. 10 yıl sonra ise akciğer kanserine yakalanma riskiniz yarı yarıya düşüyor.
Sigara, akciğerlere kalıcı zarar verir, kansere yakalanma riskini fazlasıyla artırır. Tüm bilinen zararlarına rağmen tütün kullanımıyla birçok insan sağlığından oluyor. Oysa kararlı olarak bırakmaya niyetlendiğiniz ve bu yola çıktığınız andan itibaren vücutta düzelmeler hemen kendini belli edebiliyor.
Günler ve haftalar içerisinde yaşanan olumlu değişimler ise şöyle:
20 dakika sonra: Kan basıncı düşmeye başlar
Tütünde bulunan ve son derece bağımlılık yapan bir kimyasal olan nikotin, adrenalin salınımını tetikleyerek kalp atış hızınızı artırır. Son sigarayı söndürdükten sadece 20 dakika sonra ise kalp atış hızınız yavaşlamaya başlayacaktır. Fakat kaç yıldır sigara içtiğinize bağlı olarak sigarayı bırakmanızın kalbiniz üzerindeki etkileri biraz daha az olabilir. Bunun sebebi ise sigara içmenin zamanla kalp kasını yaralayabilmesi ve kan damarlarına zarar verebilmesidir.
Bu durum, kalp çarpıntısı olarak da bilinen düzensiz veya hızlı bir kalp atışına yol açabilir. Bu yüzden de sigara içenlerin kalp krizi geçirme riski daha yüksektir.
Dr Louise Ross, “İçtiği son sigaradan sonraki 20 dakika içerisinde kişinin nabzı yavaşlamaya başlar ve daha normal bir seviyeye gelir. Aşağı yukarı bir saat içinde kan basınçları da normale döner. Sigara içenlerin kan basıncı çoğunlukla çok yüksektir. Sigara, kan basıncını yükseltir ve bu da diyabet veya kalp hastalığına sahip insanlar için fazlasıyla zararlı olabilir” diyor.
8 saat sonra: Oksijen seviyesi artmaya başlar
Sekiz saat sonra vücudunuzdaki oksijen seviyesi iyileşmeye başlayacaktır. Kanınızdaki zararlı karbon monoksit seviyesi yarıya inecektir. İçeriğinde karbon da bulunan tütün, yakıldığında zehirli gaz salınımına sebep olur. Tatsız ve kokusuz olan bu gaz, sigara içtiğinizde kanınızdaki oksijenin yerini alır. Dolayısıyla karbon monoksit, akciğerlerinizin düzgün çalışmasına engel olur ve kalbinizi daha çok çalışmaya zorlar. Hücrelerinizin ve dokularınızın ihtiyaç duyduğu oksijeni alması zorlaşır, bu da felce veya kalp rahatsızlıklarına yol açabilir. Hamileyken sigara içerseniz, karbon monoksit bu sefer de bebeğinizin ihtiyacı olan oksijeni almasını engeller.
48 saat sonra: Tat ve koku değişimi
Sigarayı bıraktıktan iki gün sonra, bir zamanlar tadı tuzu olmayan yiyeceklerinizin aslında ne kadar lezzetli olduğuna şaşırabilirsiniz. Bu durum, tat ve koku alma duyunuzun 48 saat içinde düzelmeye başlamasından kaynaklanır. Bu süre içerisinde vücudunuzdaki tüm karbon monoksit dışarı atılmış olacaktır ve akciğerleriniz de mukusu temizlemeye başlayacaktır. Sigara, burnunuzda bulunan koku alma sinirlerine zarar verebilir. Bu sinirler, maddelerin nasıl koktuğunu algılamamızı sağlar ve bu da tat alma duyumuzla ilişkilidir.
72 saat sonra: Doha kolay nefes alma imkanı
Sigara içmeden 72 saat geçirdiğinizde daha kolay nefes aldığınızı fark edeceksiniz, çünkü bronşlarınız artık gevşemeye başlayacaktır. Ayrıca kanınızdaki oksijen seviyesi arttıkça enerjiniz de artacaktır.
Ross “Sigarayı bırakanlar daha az nefes darlığı çekerler. Bazı kullanıcılar, önceleri merdivenleri çıkarken durduğunu ve nefes nefese kaldığını ancak şimdi çok kolay çıktığını söylüyor" dedi.
2 hafta sonra: Dolaşım sisteminde iyileşme
Sigarasız iki haftayı tamamladığınızda dolaşım sisteminiz de iyileşmiş olacaktır. Kan, kalbinize ve kaslarınıza daha iyi pompalanacaktır. Tüm bunlar, sigaradaki kimyasal maddelerin atardamarlarınızdaki duvarları yapışkan bir hale getirmelerinden kaynaklanıyor. Bu yağlı madde, atardamarlarınızı tıkamaya başlayabilir ve kanın düzgünce akması için gereken alanı küçültebilir. Kalbinize kan taşıyan bu damarların tıkanması kalp krizine yol açabilir. Fakat sigarayı bıraktığınız takdirde bu risk azalır.
3 ay sonra: Öksürük azalmaya başlıyor
Sağlık kuruluşlarına göre, üç ay sonra akciğer fonksiyonlarınız yüzde 10’a varan bir artış gösterir. Bu sürede öksürük, hırıltılı soluk alma ve solunum problemleri de azalmaya başlar. Ancak sigarayı bıraktıktan sonra öksürmeye başlayanların da olabileceği, böyle bir durumda kişilerin paniklememeleri gerektiği belirtiliyor. Zira bu öksürükler, akciğerlerin tekrardan çalışmaya başladıklarına işaret ediyor çünkü akciğerler, tüm kir ve pisliklerinden arınmaya çalışıyor.
1 yıl sonra: Kalp krizi riski azalır
Bir yıl boyunca tek bir sigara dahi yakmamayı başarırsanız, kalp krizi riskiniz sigara içenlere kıyasla yarı yarıya azalacaktır. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, her yıl 1,9 milyon insan, tütün kaynaklı kalp hastalıklarından dolayı vefat ediyor. Bu, kalp hastalığından kaynaklanan tüm ölümlerin beşte biri demek.
Hatta pasif içicilik ve ara sıra sigara içmek bile kalp hastalığı riskini artırıyor. Bir yıl sigara kullanmadığınızda tıpkı kalp krizi riski gibi kalp hastalığı riski de yarı yarıya azalacaktır.
10 yıl sonra: Kanser riski yarıya iner
On yıl boyunca sigara içmediğinizde akciğer kanserinden kaynaklanan ölüm riski, sigara içenlere kıyasla yarıya inecektir. Kanser araştırmalarına göre sigara içtiğinizde bu sigaralar yüzlerce farklı kimyasalın açığa çıkmasına sebep oluyor.
50 yıl süren bir çalışmasının hemen ardından yayınlanan 2004 tarihli bir başka araştırmada, sigara içenler 30 yaşından önce sigarayı bırakırlarsa, sigaranın neden olduğu akciğer kanseri riskinin yüzde 90’ından da fazlasını önleyebilecekler.
Sigara içmek, akciğer kanserinde olduğu kadar diğer kanserler üzerinde de etkili. Öyle ki uzmanlara göre sigara, ağız, boğaz, karaciğer ve pankreas gibi 15 farklı kanser türüne sebep olabiliyor. Ross, sigarayı bırakmanın kalp krizi riskini de yavaş yavaş azaltacağını, ayrıca akciğer kanseri başta olmak üzere diğer kanserlere yakalanma riskinin de düşeceğini belirtiyor. Ancak on yıl sigara içmediğinizde kansere yakalanma riskinizin de tamamen ortadan kalkacağına dair kesin bir kural yok, zira bu durum, önceden ne kadar sigara içtiğinize ve başka hangi koşullar altında yaşadığınıza bağlı.
Tüm bu olumlu gelişmeler dikkate alındığında sigarayı bırakmaya hemen karar vermek ve bu yola emin adımlarla ilerlemek gerektiği bir kez daha ortaya çıkmış oluyor.