İlke ve Değerlerinden Ödün Vermeden
Özgür Yayın Platformu Olarak Kalsın Diye
İmsak05:40 Güneş07:04 Öğle12:56 İkindi16:04 Akşam18:39 Yatsı19:58
Hava - Hava durumuÇok Bulutlu 21°C Nem %82
Türkçe
7 Rebi'ül-ahir 1446 10 Ekim 2024 Perşembe
7 Rebi'ül-ahir 1446
İMSAK GÜNEŞ İŞRAK ÖĞLE İKİNDİ AKŞAM YATSI
05:40 07:04 07:42 12:56 16:04 18:39 19:58
Giriş Yap

Unutulan yönleriyle köy odalarının kıymeti

29.12.2023    |

Anadolu irfanının ana unsuru Türk kültürüdür ve Orta Asya’dan Anadolu'ya kadar taşınmıştır. Köy odaları da eski Türklerdeki “bey otağlarının” fethedilen coğrafyalarda aldığı yeni bir biçimdir.

Özenle yapılan bu mekânlar pek çok fonksiyonu barındırdığı için köyün ileri gelenlerince kurulur, himâye edilir ve masrafları karşılanır.

Köy odasını yapan ustalar çeşitli yerlerine adlarını yazar ya da bir işaret koyarlar. Odayı yaptıkları tarihi de tavana ya da duvarlara işlemeleyi unutmazlar. Köy odaları dayanıklı taşlardan ve ardıç ağacından sağlam bir temel üzerine yapılmıştır. Genellikle estetik bir yapı özelliği vardır. İç gereç tümüyle işleme ve oymadır. Tarihi iki yüz yıla dayanan köy odaları bile vardır.

Günümüzün sosyal tesisleri, köy odaları

Köy odaları yolcunun, misafirin, yoksulun teklifsiz yararlanabildiği sosyal tesisler hüviyetini taşırlar. Bu odalarda “Allah misafiri” kapısını çalan herkese ikramda kusur edilmez, hayvanına yem verilir, kendisinin karnı doyurulup yatak açılırdı.

Köy odaları her şeyden evvel birer eğitim kurumuydular. Bu odalarda bilhassa kış geceleri düzenlenen sohbetler, anlatılan veya okunan öykülerden çıkarılan hisselerle kültürel değerler kuşaktan kuşağa taşınırdı.

Belirli bir yaşa gelmiş çocukların da katılımına izin verilerek onların sosyalleşmesi, sözlü ve fiili geleneği kavraması sağlanırdı. Özellikle uzun kış gecelerinde odalarda toplanılır uzun ve doyumsuz sohbetler edilir, kitaplar okunur, oyunlar oynanarak genci yaşlısı ile toplumun kaynaşması sağlanırdı. Aslında buralar birer halk okulu gibiydi.

Odalarda oturma düzeni de öyle gelişi güzel olmazdı. Misafir yaşına bakılmaksızın baş köşeye oturtulur, ondan sonra yaşlılar oturur, çocuklar ise en aşağıda edeplice otururlardı. Odalarda hizmeti de çocuklar ve delikanlılar yaparlardı.

Gençler kapı yanında “bardaklık” denilen yerde oturur, çay ve su servisinin yanı sıra abdest alacak olanların abdest suyunu dökerlerdi.

Günümüzde nadiren bir araya gelen gençler ve yaşlılar, toylar ve hamlar bir araya gelir birbirlerine heyecanlarını, tecrübe ve deneyimlerini aktarırlardı.

Her yönüyle toplumsal bir kaynaşma mekanıydı, köy odaları

Bu köy odalarını genellikle hali vakti yerinde olanlar açık tutardı. Bununla birlikte odanın yakacak ve diğer giderlerinin karşılanmasına gönüllü olarak köy halkının iştiraki de söz konusuydu. Mesela kış günlerinde köy odasına gidenler ellerine bir parça odun ve tezek alır, ceplerine de semaverde demlenecek olan çay için kesme şeker koyarlardı. Evlerde hazırlatılan hedik ve kavurga gibi çerezler köy odalarına taşınır, birlikte yenirdi.

Köy seyirlik oyunlarının sergilendiği doğal sanat kurumlarıydı. Köy odaları, uzun kış gecelerinden meddahlık yeteneği olanların anlattıkları kahramanlık öykülerinin duygu yoğunluğunda geçirilirdi. Aşıklar geleneğinin ürünü olan halk öykülerindeki deyişler sesi güzel olanlar tarafından okunur, böylece bu toplantılar bir musiki meclisine de dönüşürdü.

Yine okuma bilenler Siyer-i Nebi, Hz. Ali cenkleri, Köroğlu destanı, Battal Gazi destanı gibi kitapları okurdu. Şiir ise her zaman en değerli metinlerdendi. Osmanlı halkının eğitim-öğretim kitapları Muhammediye, Bostan-Gülistan benzeri şiir diliyle yazılmış eserler okunur, hatta ezberlenir, nesilden nesile aktarılırdı.

Kurban ve Ramazan bayramlarında bütün köy halkına köyün varlıklı aileleri tarafından yemek ikramı yapılır ve toplu bayramlaşma töreni düzenlenirdi. Düğünlerde zaman zaman sağdıç evi olarak, bazen de düğüne katılan misafirlerin ağırlandığı bir mekân olarak kullanılırdı köy odaları.

Belirli bir adap gözetilirdi

Odalarda nöbetçilik sistemi vardır. Nöbetçi olan kişi ilk olarak odaya gelir, yerleri süpürür ve sobayı yakar. Sonra diğer insanlar birer ikişer odada toplanmaya başlar. Nöbetçi o gün odanın hemen her ihtiyacıyla ilgilenir. Sohbetin bir esnasında kalkar, çayı demler ve herkese dağıtırdı. Çayı dağıtırken yaşça kendisinden küçük olanlar kalkarlar ve nöbetçiye yardım ederlerdı. Nöbetçi yine sohbetin bir esnasında diğerlerini rahatsız etmeden çayın bulaşığını yıkardı.

Köy odalarının köylerin meclisi ve mahkemesi olarak kullanıldığı da anlatılır. Önemli kararlar için toplanılır; köyün meseleleri, yapılacak imeceler buralarda karara bağlanırdı. Bir olay anında tarafların karşılıklı dinlenip yatıştırılması, küskünlerin barıştırılması, arazi ihtilaflarının halledilmesi hep bu odalarda yapılan görüşmelerin sonucu olarak ortaya çıkardı.

Tarihsel aktarımı ile bazı değişiklikler geçiren ve yörelere göre çeşitli biçimde adlandırılan odalar; hem düzenini korumak bağlamında kendi iç hukuku hem de toplumdan bağımsız olmadığı için yerel hukuk bağlamında önemli toplumsal kurumlar olmuştur.

Toplantılar düzenleme, yemek verme ve misafir ağırlama gibi pek çok faktörü bünyesinde taşıyan odalar; aynı zamanda hukuksal uygulamalarıyla da dikkat çeker.

Yârân mahkemeleri denebilecek uygulamaları ile köy odaları, geleneksel “oda hukukunun” canlı örnekleridir. Sohbette uyum, düzen, disiplin, dürüstlük, gibi değerlerin korunması için bunları ihlâl edenleri cezalandırmak gerekir; bu işlem de gelişigüzel olmaz, bir usule göre yapmak gerekir. İşte yârân sohbetleri kendi içlerinde bu tür durumlarda mahkeme kurulmasını, suçluların yargılanmasını öngörürdü. Adap ve erkâna uymayanlar sorguya çekilir, cezası verilirdi. Köy odasında kurulan mahkemede “Başağa” hâkim, “Küçük Başağa” savcı, köylüler ise jüri olarak görev yaparlardı. Meclislerde uyumu bozan, kuralları çiğneyen davranışlar cezalandırılarak düzen sürdürülmüş olurdu. Eski Türk töresi ve geleneklerimiz, yârân hukukunun kaynağını oluştururdu.

Büyük Başağa, her mecliste “Yollumuz, yolsuzumuz var mı?” diye sorar eğer o hafta suç işlemiş kimse yoksa, sesi güzel olan bir yâren Kur’an okur.

Geçen bir hafta içinde sohbetin başlama saatinden sonra gelme, dışarıdan yârenlere selam vermeme, kavga etme, sır saklama/ma, başka bir yârân sohbetine gitme, yâren hakkında dışarıda ileri-geri konuşma, küfür etme, yemeklerin fena yapılmasındaki dikkatsizlikler, hakaret etme gibi suçları olan yâren varsa cezalandırılır. Cezalar yârenin suçunun şiddetine göre değişir. Genellikle, yârenleri traş ettirmek, ziyafet vermek, çay ısmarlamak, ayakkabı boyatmak, helva yaptırmak, yârânı bir yerlere götürüp gezdirmek gibi cezalar verilir. Bunlar maddî külfeti fazla olan ağır cezalardır. Yârân meclislerinin en ağır cezası meclisten kovulmaktır.

Anadolu halkının sıkı bağlarının, kültürlerini canlı ve diri tutabilmelerinin arkasında köy odalarının yeri önemlidir. Elbette çağlar değişip, toplum farklılaştıkça değerler dünyası da değişmiş, gıpta edilen ve nesilden nesile aktarılan güzel ahlak, dayanışma, eğitim ve öğretim yerini yeni toplumun aktardıklarına bırakmıştır.

Artık eski önemini yitiren, değerlerimizi sadakatle aktaran ve yaşatan köy odaları değil, ne yazık ki değerlerimizdir.  

­

 

 

 

 

 

 

Kabe
Canlı Yayın
Şuan Canlı Yayın
Cüz - Kur’an-ı Kerim Meali 2
AKRA CANLI
 / 
player image icon close icon
AKRA CANLI
Cüz - Kur’an-ı Kerim Meali 2
Cüz - Kur’an-ı Kerim Meali 2 Add Icon volume up
 / 
Canlı Yayın
fast rewind
fast forward
Playlist
Bu özelliği kullanabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir
  
Fikrini Paylaş
TAAHHÜTNAME

Hazırlamış olduğum ve sitenize gönderdiğim/ teslim ettiğim, tamamen orjinal ve bana ait olan, projemin/görüntü veya kaydımın, AKRA MEDİA tarafından kendisine ait kablolu/karasal/uydu, şifreli/şifresiz, free/paralı TV, video, DVD, VCD,VHS ,radyo, kaset, sinema ve sair mevcut yada ortaya çıkacak her türlü İşaret, ses ve /veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkı ve tüm internet siteleri ve sosyal medya platformlarında yayınlamasına, çoğaltma hakkı, yayma hakkı, işleme hakkı ve temsil hakkının kullanılmasına süresiz olarak müsaade ediyorum.

Projemin/görüntü veya kaydımın, bant, CD, VCD, DVD, GSM, MP3 Player, dijital kayıt vb. tüm yollarla kayıt, çoğaltma ve dağıtım haklarını, bilişim veya iletişim ortamında görüntülenmesini, iletilmesini, okunmasını, izlenmesini, dinlenmesini vb. interaktif veya normal CD, VCD, DVD, GSM, MP3 Player vb. şekilde basılarak veya ses kayıtlarının metin haline getirilip kitap olarak piyasaya sunulmasını sağlayacak her türlü materyal üzerine kaydı ile çoğaltılması, kullanılması, işlenmesi, yeniden ve genişletilmiş şekilde sesli, yazılı ya da görüntülü yayın haklarını, bu suretle de çoğaltılarak kullanılması, dağıtılması, pazarlanması vb. fikri, mali ve manevi haklarımın tamamını, programda gerekli görülen değişiklikleri yapma haklarımı bila bedel olacak şekilde, AKRA.MEDİA sitesine ve bu site'nin yetkilisi ve sahiplerine devir ve temlik ettiğimi, beyan, kabul ve taahhüt ederim.

Şehir Seçin
Close