Araştırmaya göre, ağaçlarla bezenmiş bir mahallede bahçeli bir evde yaşamak, felç geçirme ve bunama riskini önemli ölçüde azaltıyor.
Yeşil bir bölgede yaşamanın; ağaçlarla, çiçeklerle, diğer bitkilerle birlikte nefes alıp vermenin hem ruhsal hem de biyolojik açıdan ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Zaten bilim insanları da yeşil alanların sağlıklı yaşam açısından önemini sık sık vurguluyor.İşte bilim insanlarının yaptığı yeni bir araştırma da yeşil bir mahallede yaşamanın, bir bahçeye sahip olmanın felç geçirme ve bunama (demans) riskini azalttığını ortaya çıkardı.
Bunun en önemli nedeniyse yeşil ortamlarda hava kirliliğinin az olması. İngiliz uzmanlar, bu çalışmada yaş ortalaması 55 olan 420 bin kişinin felç, demans ve ölümlere ilişkin 12 yıllık sağlık verilerini inceledi.
TEMİZ HAVA SAYESİNDE
Bu veriler incelenirken, söz konusu insanların evlerinin yeşil alanlara ne kadar yakın olduğu faktörü göz önüne alındı. O süreçte bu insanlardan 8.568’ine felç, 5.648’ine demans teşhisi konulduğu görüldü. Bazılarında felç sonrasında demans gelişti.
Çalışmada, en fazla yeşil alana sahip kişilerde felç geçirme riskinin yüzde 8, bundan ölme riskinin yüzde 14, demans riskinin de yüzde 26 daha az olduğu görüldü. Bir felçle mücadele kuruluşuna göre, bitkiler hava kirliliğini emerek filtre ediyor, bu da felçten ölümleri yüzde 21 azaltıyor. Pekin Üniversitesi’nin araştırmasına göre de yeşil ortamlar ayrıca depresyonu azaltıyor, açık hava aktivitelerini destekleyerek felç riskini düşürüyor.