Hayatın günlük telaşları içerisinde küçük ya da büyük çapta unutkanlıklar yaşayabiliyoruz. Miktarın artması alzheimer endişesini artırabiliyor.
Unutkanlığın belirli aşamaları bulunuyor. Alzheimerin bir öncesi olarak nitelendirilebilecek ‘hafif bilişsel bozukluk’ dikkatle takip edilmesi gereken bir süreç
Biliş ve hafif bilişsel bozukluk ne anlama geliyor?
Biliş kavramı, insanın etrafının farkında olması anlamına gelmektedir ve hayatını sürdürmesi için gerekli olan düşünme, karar verme, hesap yapma, planlama gibi işlevlerin tümünü içermektedir.
Dış dünyaya ait uyaranların duyu organlarımız ile algılanması, bilginin işlenmesi ve anlaşılması işlevlerinin tümüne bilişsel işlevler denmektedir.
Hafif bilişsel bozukluk (HBB), kişinin etrafındaki kişilerin de doğruladığı unutkanlık yakınmasına ek olarak akademik becerisine uygun olacak şekilde nörobilişsel bir alanda kayıp yaşaması ve işlevselliğin bozulmamış olması olarak tanımlanmakta.
Hafif bilişsel bozukluk, sağlıklı kişi ile demans (bunama) arasında yer alan bir geçiş evresi olup, demans gelişme riskinin artmış olduğu bir durum. Günlük yaşam belirgin derecede etkilenmemekte dense de hastalarda klinikte zorlanma gözlenebilir.
Belirtileri nelerdir?
Özellikle durumunun farkında olan hasta grubunda daha fazla depresyon, anksiyete(gerginlik), öfke, ilişki sorunları, sosyal yaşamdan geri çekilme gibi durumlar gözlenebilmekte.
Bilişsel işlevlerde o birey için alışılmış olana göre gerileme mevcuttur ama demans (bunama) tanısı alacak kadar şiddetli değildir. Kişinin kendisi ya da daha sıklıkla yakından tanıyan biri, eskiye oranla bir sorun olduğundan şikâyet eder. Hekime başvurmasına neden olan en önemli nokta, eski haline oranla gittikçe artan bir kötüleşmenin olmasıdır.
Kişi unutmasına rağmen alet ve araç kullanmayı gerektiren işleri ya tamamen ya da biraz bozulmuş olarak yapabilmektedir. Temel ihtiyaçlarını karşılamada veya araba kullanma, alışveriş yapma, telefon kullanma, mali konuların idaresi, ilaçlarını kullanma, yemek pişirme, giyinme, öz bakım gibi günlük yaşam aktivitelerinde önemli bir sorun yoktur. Nadir de olsa sorunlar yaşanabilir ama halen bağımsızdır. Sürekli sorun yaşanıyorsa, HBB değil demans (bunama) akla gelmelidir.
Tanı nasıl konuluyor?
Tanı hastanın öyküsü, hafızası, dil becerisi, görsel uzaysal kapasitesi, dikkat gibi bilişsel fonksiyonlarını değerlendiren testlerle desteklenebilir.
HBB her ne kadar bir demans tablosu değilse de demans gelişimi açısından risk artmıştır. 65 yaşından sonra kişide her yıl yaklaşık % 1-2 oranında demans gelişirken, HBB bulunduğunda bu oran % 10-15 e ulaşır. Böyle durumlarda altta yatan bir neden bulunabilir.
Bilişsel bozukluğun sebepleri nelerdir?
Altta yatan hastalık çoğu zaman dejeneratif süreçler olmakla birlikte, psikiyatrik hastalıklar (depresyon, anksiyete), vasküler nedenler (büyük ya da küçük damarların etkilendiği inme veya sessiz beyin lezyonları) ve enfeksiyon, kanser gibi diğer nedenler söz konusu olabilir ve bunların bazılarının tedavisi mümkün.
Demans gelişimi için risk faktörü oluşturan tüm durumlar HBB gelişimi için de risk faktörü oluşturmakta. Risk faktörlerinin bilinmesi önleme açısından önemli.
Olası Risk Faktörleri:
1. Kronik hastalıklar (Kronik böbrek yetmezliği, hipertansiyon, kardiyovasküler hastalıklar, yüksek kolesterol)
2. Metabolik hastalıklar (diyabet gibi)
3. B12 ve folik asit gibi vitamin eksiklikleri
4. Sodyum, potasyum gibi elektrolit dengesizlikleri
5. Hormon eksiklikleri
6. Genetik faktörler
7. Sigara gibi zararlı alışkanlıklar
8. İşitme ve görme azlığı ya da kaybı
9. Sosyoekonomik seviye düşüklüğü
10. Uyku bozuklukları
12. Eğitim seviyesinde düşüklük
13. Yalnızlık, depresyon, uzun süre stres maruziyeti gibi faktörler
14. Kronik ağrı
15. Çevresel zararlı ajanlara maruziyet
Önlemesi ve tedavisi için neler yapılmalıdır?
Tedavi aşamasında iki strateji söz konusu: HBB’nin gelişmesini önlemek ve demansa ilerlemesini azaltmak.
Hem korumada hem de ilerlemeyi önlemede diyet, egzersiz, sağlıklı yaşam aktiviteleri ön plana çıkmaktadır.
1- Omega-3 takviyesi, B1, B6, B12 vitamin grupları, esansiyel yağlar, folik asit kullanımın etkin fayda sağlayabilir. Ancak tam kanıtlanmış bulgular henüz sağlanmış değil. Multivitamin takviyelerine ait çalışmalar kısıtlı olmakla birlikte faydalı olduğuna dair veriler de elde edilememiş durumda.
2- Henüz yeterli kanıt olmasa bile düzenli egzersizin ve bilişsel aktivitelerin (bulmaca çözmek, yeni bir dil öğrenmek vb) etkili olabileceğine dair görüşler mevcut.
3- Fiziksel egzersiz ayrıca diğer kronik hastalıkların gelişimini de azaltarak HBB gelişimi için risk faktörlerinin azalmasını sağlayabilir. Bilişsel aktiviteler ise bilişsel işlevlerin korunmasında etkinlik sağlayabilirler.
4- Birçok çalışmada Akdeniz diyetinin HBB açısından koruyucu bir faktör olabileceği, süreci olumlu yönde etkileyebileceği de gösterilmiştir.
5- Zeytinyağı, kuruyemişten zengin olan diyet, flavanon bakımından zengin portakal suyu ve avokadonun da etkili olabileceğini gösteren veriler mevcut.
6- Bu sebeple diyet HBB’nin gelişiminde ve ilerlemesinde koruyucu bir faktör gibi görünmektedir.