Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) 50 yıllık içme suyu ihtiyacını giderecek Su Temin Projesi’nin, Kıbrıs sorununun çözümünde Türk tarafının elini güçlendirecek en önemli kozlardan biri olabileceği yönündeki değerlendirmeler ağırlık kazanmaya başladı.
Yükseköğretim Planlama Değerlendirme Akreditasyon Koordinasyon Kurulu (YÖDAK) üyesi Prof. Dr. Mehmet Hasgüler, Türkiye’den bölgeye su getirilmesi meselesinin yarım asrı aşan bir konu olduğunu belirterek, bunun ancak bu günlerde başarılabildiğini söyledi.
Adaya suyun gelmesinin Kıbrıs'taki Türk halkına öncelikle psikolojik üstünlük sağladığını kaydeden Hasgüler, “Suyun Kıbrıs müzakerelerinin ivme kazandığı bir süreçte adaya gelmesi Kıbrıs Türklerinin masada elini kuvvetlendirecektir” dedi.
"Birleşik Krallık’ın psikolojik üstünlüğü sona erdi"
Hasgüler, Türkiye’nin adaya su getirmesinin, Birleşik Krallık’ın hem Rum tarafına hem de Türk tarafına karşı psikolojik üstünlüğünü de sona erdirdiğini savundu. Suyun adaya gelmesinin büyük bir artı değer oluşturduğunu dile getiren Hasgüler, “Bu sadece Türkleri ilgilendiren bir mesele değil. Hem Rumları, hem AB’yi hem de ABD’yi yakından ilgilendiriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Hasgüler, adada sulu tarım yapılabilecek çok fazla arazi bulunduğuna işaret ederek, “Eğer Kıbrıs adasında su, tarımda doğru kullanılabilirse Avrupa’nın sebze, meyve deposu haline gelebilir. Adada su olduğu takdirde 9-10 ay çok rahat her türlü sebze, meyve yetiştirilebilir” ifadelerini kullandı.
AA