1.Hz. Ebu Hureyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'ın şöyle dediğini işittim:"Sizden birinizin kapısının önünden bir nehir aksa ve bu nehirde her gün beş kere yıkansa, acaba üzerinde hiç kir kalır mı, ne dersiniz?" "Bu hal, dediler, onun kirlerinden hiçbir şey bırakmaz!" Aleyhissalâtu vesselâm: "İşte bu, beş vakit namazın misalidir. Allah onlar sayesinde bütün hataları siler" buyurdu. (Buhari, Müslim, Tirmizi, Nesai, Muvatta)
2.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: Rabbin, koyun güden bir çobanın, bir dağın zirvesine çıkıp namaz için ezan okuyup sonra da namaz kılmasından hoşlanır ve Allah Teâlâ hazretleri şöyle der: "Benim şu kuluma bakın! Ezan okuyor, namaz kılıyor, yani benden korkuyor. Kasem olsun, kulumu affettim ve onu cennetime dâhil ettim.” (Ebu Davud, Nesai)
3.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "İstikamet üzere olun. (Bunun sevabını) siz sayamazsınız. Şunu bilin ki, en hayırlı ameliniz namazdır. (Zâhirî ve bâtınî temizliği koruyarak) abdestli olmaya ancak mü'min riayet eder.’’ (Muvatta, İbni Mace)
4.Hz. Huzeyfe (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı herhangi bir şey üzecek olursa namaz kılardı.” (Ebu Davud, Nesai)
5.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "Biriniz uyuyunca ensesine şeytan üç düğüm atar. Her düğümü atarken, düğüm yerine eliyle vurarak "üzerine uzun bir gece olsun, yat" dileğinde bulunur. Adam uyanır ve Allah'ı zikrederse bir düğüm çözülür, abdest alacak olursa bir düğüm daha çözülür, namaz kılarsa bütün düğümler çözülür ve böylece canlı ve hoş bir hâlet-i ruhiye ile sabaha erer. Aksi halde habis ruhlu (içi kararmış) ve uyuşuk bir halde sabaha erer.” (Buhari, Müslim, Muvatta, Ebu Davud, Nesai)
6.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "İkindi namazını kaçıran bir insanın (uğradığı zarar yönünden durumu), malını ve ehlini kaybeden kimsenin durumu gibidir.” (Buhari, Müslim, Muvatta, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai)
7.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a, "Hangi amel efdaldir? diye sorulmuştu, şu cevabı verdi: ''İlk vaktinde kılınan namaz!'' (Ebu Davud, Tirmizi, Müslim, Buhari)
8.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "İnsanlar, eğer ezan okumak ile namazın ilk safında yer almada ne (gibi bir hayır ve bereket) olduğunu bilseler, sonra da bunu elde etmek için kura çekmekten başka çare kalmasaydı, mutlaka kuraya başvururlardı.” (Buhari, Müslim, Tirmizi, Nesai, Muvatta)
9.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "Allah ve melekleri namazda birinci safa rahmet ederler. Müezzin sesinin ulaştığı yere kadar mağfiret görür. Yaş ve kuru her ne sesini işitirse, onu tasdik eder. Ona, beraberinde namaz kılanların ecrinin bir misli verilir.” (Nesai)
10.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "Sizden kim halka namaz kıldırırsa namazı hafif (kısa) tutsun. Zîra cemaatte zayıf, sakat, hasta ve ihtiyaç sahibi vardır. Müstakil kılınca dilediği kadar uzatsın.” (Tirmizi, Buhari, Müslim, Muvatta, Ebu Davud, Nesai)
11.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "Ben, uzun tutmak arzusuyla namaza başlarım. (Namazı kıldırırken) bir çocuk ağlaması kulağıma gelir. Çocuğun ağlamasından annesinin duyacağı elemi bildiğim için namazı uzatmaktan vazgeçerim.” (Buhari, Müslim, Tirmizi, Nesai)
12.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "Saflarınızı düzgün kılın, zira safların düzeltilmesi namazın kemalin(i sağlayan şartlar)dandır.” (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Nesai)
13.Câbir İbn-i Semure (radıyallâhu anh) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:"Meleklerin Rabbleri indinde saf tutmaları gibi siz de saf tutmaz mısınız?" Biz:"Melekler nasıl saf tutarlar?" dedik."Onlar dedi, ön safları tamamlarlar ve safta muntazam dururlar.” (Müslim, Ebu Davud, Nesai)
14.Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: "İkâmetin okunduğunu duydunuz mu namaza yürüyün. Sâkin ve vakur olmayı unutmayın. Sakın koşuşmayın. Yetiştiğiniz yerden kılın, kaçırdığınız kısmı tamamlayın.” (Buhari, Müslim, Muvatta, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai)