Hazreti Mevlana’dan üç yüzyıl önce yaşamış olan Ebu Bekir Kettanî (rahmetullahi aleyh) buyurmuştur ki:
“Ya göründüğün gibi ol ya da olduğun gibi görün!”
Ebu Bekir Kettanî (rahmetullahi aleyh) zahidi şöyle tanımlar:
“Zahid hiçbir şeye sahip olmayan ve sahip olmadığına memnun olan ama çalışıp çabalamaktan bir an bile geri durmayan, sabırla zillete katlanıp buna razı olan ve ölene kadar bu minval üzere hareket edendir.”
Ebu Bekir Kettanî (rahmetullahi aleyh)'e göre sufi o kimsedir ki:
“Taatini, istiğfar edilmesi gereken bir cinayet sayar. Tasavvuf ise, safvet yani safderunluk ve müşahededen ibarettir.”
Ebu Bekir Kettanî (rahmetullahi aleyh) tevbe ve istiğfar hakkında şöyle buyurmuştur:
“İstiğfar tevbeden ibarettir ve tevbe şu altı hususu ihtiva eder: Birincisi, işlenen şeyden dolayı pişmanlık duymak. İkincisi, artık bir daha günah işleme haline dönmemeye azmetmek. Üçüncüsü, Allah ile kul arasındaki her farizayı ifa etmek. Dördüncüsü yenilen kul haklarını sahiplerine ödemek. Beşincisi haram yeme sebebiyle vücutta hâsıl olan etleri eritmek. Altıncısı isyanın zevkini tatmış bulunan bedene itaatin zevkini tattırmak.”
Ebu Bekir Kettanî (rahmetullahi aleyh) şöyle buyurmuştur:
“İbadet yetmiş iki türlüdür. Bunun yetmiş biri Yüce Allah’tan haya etmektir. Allah’a dair bilgi sahibi olak Allah’a ibadetten evladır. Bedeninle dünyada, gönlünle ahirette ol!”
Ebu Bekir Kettanî (rahmetullahi aleyh) buyurmuştur ki:
“Görüyoruz ki Allah'ın dini şu üç esas üzerine kurulmuştur: Hak, Adalet, Sıdk! Hak uzuvlarda, adalet gönüllerde, sıdk akıldadır. Yani hakkı ancak zahirde görmek mümkündür. Nitekim Hz. Peygamber, “Biz zahire hükmederiz” buyurmuştur. İdris ve iblis batın âleminde idiler. Zahir olmadıkları müddetçe İblis’in batıl, İdris’in hak üzere olduğu malum olmadı. Adalet kalptedir. Herkese layık olanı adaletle taksim etmek ancak kalp için mümkündür. Sıdkın ve doğruluğun akılla alakası vardır. Yarın sual edince akıl sahiplerine sual edip onları hesaba çekerler. Hüküm hakka, adalet vicdana ve doğruluk akla istinad eder.”
Ebu Bekir Kettanî (rahmetullahi aleyh) buyurmuştur ki:
“İzzet ve Celal sahibi Allah’In “meltem yeli” denilen bir rüzgarı vardır. Arşın altında depolanmış olan bu rüzgar seherlerde eserek inleyiş ve mağfiret dileyişleri Cebbar olan Hükümdar’a taşır!”
Ebu Bekir Kettanî (rahmetullahi aleyh) buyurmuştur ki:
“Arzu şeytanın yularıdır; yularını şeytana kaptıran onun yoldaşı olur! Allah Teala’dan muvaffakiyet isteyeceğin vakit amelle işe başla!”