1.Hz.Peygamber şöyle buyurmuştur: “Bir kimse, geceleyin Kur’an’dan okumayı âdet edindiği bölümü okumadan yahut tamamlamadan uyuyakalır, sonra sabah namazı ile öğle namazı arasında onu okursa (veya tamamlarsa) o kimse için gece okumuş gibi sevap yazılır.” (Müslim)
2.Nebî (sallâllâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Din kolaydır. İbadet ve taatta kendisini zorlayan kimse, dine yenik düşer. Şu hâlde aşırıya kaçmayın; orta yolu tutun ve (salih amellerden alacağınız mükâfattan ötürü) sevinin. İbadet için sabah, akşam ve gecenin serin vaktinden istifade edin.” (Buhârî)
3.Hz.Peygamber şöyle buyurmuştur: “Allah Teâlâ; 'Kim benim dostlarımdan birine düşmanlık ederse, ben de ona harp açarım. Bir kulum, kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevimli bir amel ve ibadetle bana yaklaşmaz. Fakat kulum bana nafile ibadetlerle de sürekli yaklaşır, sonunda ben onu severim. Bir kere de onu sevdim mi; artık o kulumun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürüyen ayağı olurum. Eğer benden bir şey dilerse onu verir; bana sığınırsa mutlaka onu himaye ederim.' buyurdu." (Buhari)
4.Nebî (sallâllâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Allah Teâlâ bir kulunu sevdiği zaman Cebrail’e:
"Allah filanı seviyor, onu sen de sev" der. Cebrail de onu sever ve gök ehline:
"Allah filanı seviyor, siz de onu sevin, diye seslenir. Bunun üzerine göktekiler o kimseyi severler. Sonra da o kişi, yeryüzünde herkesin sevgisine mazhar olur.” (Buhari)
5.Hz.Peygamber şöyle buyurmuştur: “Bir kimse, Allah’tan başka tanrı yoktur der ve Allah’tan başka tapılan ilâhları inkâr ederse, onun malı, canı dokunulmazdır. Gizli hâllerinin hesabı ise Allah’a aittir.” (Müslim)
6.Abdullah b. Utbe b. Mes’ûd radıyallâhu anh anlatıyor: "Hz. Ömer’den işittim: 'İnsanlar Resûlullah zamanında vahiy ile gelen bilgiye göre sorumlu tutuluyorlardı. Artık (Peygamber’in vefatı üzerine) vahiy kesilmiş bulunuyor. Bugün sizi açıkça gördüğümüz davranışlarınız ile hesaba çekeriz. Binaenaleyh bize iyi davranışlar sergileyen kimseyi emin sayar ve onu kendimize yakın hissederiz. Onların gizli hâllerini araştırmak bize düşmez. Gizli hâllerinin hesabı Allah’a aitir. Bize karşı kötü davranışlar sergileyenlerden ise emin olamayız, niyetinin iyi olduğunu söylese bile ona inanamayız.“ (Buhari)
7.Hz.Peygamber şöyle buyurmuştur: “Sizden kim kötü bir iş görürse, onu eliyle değiştirsin; eğer buna gücü yetmezse diliyle değiştirsin; buna da gücü yetmezse kalben karşı koysun; bu, imanın asgarî gereğidir.” (Müslim)
8.Peygamber (sallâllâhu aleyhi ve sellem):
"Yol üzerinde oturmaktan sakının" demişti. Ashâb:
"Yol üzerinde oturmadan edemeyiz; (işlerimizi) orada konuşuyoruz." dediler. Bunun üzerine Resûlullah:
"Yol üzerinde oturmaktan vazgeçmiyorsanız, (bari) yolun hakkını verin." dedi.
"Yâ Resûlallah, yolun hakkı nedir ki?" dediler.
"Gözü sakınmak, rahatsızlık verecek şeyleri ortadan kaldırmak, selâm almak, iyiliği emredip kötülükten sakındırmaktır" buyurdu. (Buhari, Müslim)