Salgın sürecinin eğitim ve öğretimde değişimi beraberinde getirdiğini, uzaktan eğitimin ön planda olduğunu belirten eğitimci Ahmet Çevik, "Bu yeni duruma göre LGS ve YKS hazırlığını kaliteli yapmalıyız." diye konuştu.
Bu dönemde öğrencilerin yaşam alanlarını, öğrenme alanına hızlı bir şekilde çevirmesinin önemli olduğunu vurgulayaran Çevik, şöyle devam etti:
"Ev içinde aile üyeleri, evcil hayvanınız, televizyon, sosyal medya veya telefon gibi çeşitli faktörler tarafından dikkatiniz kolayca dağıtılabilir. Evden eğitim alma ve odaklanmayı sürdürmek sizi zorlayabilir. Endişeye kapılmamak çok önemlidir. Öğrenciler, yaşanan bu durumun sadece kendilerini değil tüm öğrencileri aynı şekilde etkilediğinin farkında olmalı ve çalışmayı bırakıp, rehavete kapılmamalıdır. Başlangıçta dezavantajlı gibi görünen bu yeni durumu, rahat bir çalışma ortamıyla, eksik olduğunuzu bildiğiniz ders konularında, daha çok gelişme kaydedecek şekilde, avantaja çevirebilmek de mümkündür.
Sanal ortamdaki derslerinizi düzenli olarak takip etmek, eğitiminizi destekleyici diğer kaynaklardan ders çalışmak ve ayrıca kitap okumak, günlük rutinlerinizi aksatmamak konusunda, denetim ve kontrol sahibi olma hissinizi de arttıracaktır."
Öğrencilerin bir gününü planlamasının önemli olduğunun altını çizen Çevik, "Uyanmak, giyinmek için bir zaman belirleyin. Yerleşik bir rutin kurmak, zaman planlaması yapmak gereklidir. Canlı ders saatlerinde dikkatinizin dağılmaması için telefonunuzu bir kenara bırakmanız önemlidir. Ders sırasında not almak, dikkatinizi sınıf içeriğine yönlendirmenize yardımcı olabilir." dedi.
Uyku düzenine dikkat
Çevik, bu dönemde öğrencilerin uyku düzenine dikkat etmesi gerektiğini belirterek, uykunun kalitesinin öğrencinin modunu ve başka insanlarla iletişimini etkileyeceğini ifade etti.
Öğrencilerin çeşitli aktivitelere de devam etmesinin faydalı olduğunu anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Günlük tutmak, kitap okumak, arkadaşlarımızla online görüşmek, bu arkadaşlardan birini kendimize 'can dostu' seçip karşılıklı günlük planlarımızı takip etmek bizleri rahatlatacak ve düzene sokacaktır. Verimliliğimizi ve çalışma süremizi artırmak çok önemlidir. Bu fırsatları çok iyi değerlendirmeliyiz."
Öğrencilerin evden çıkamadığı bu dönemde sosyalleşmek için de zaman belirlemesi gerektiğinin altını çizerek, "Veriminizin düştüğünü hissettiğiniz zaman dilimlerinde ailenizle vakit geçirip, dinlenip, telefonla ya da görüntülü sohbet yoluyla arkadaşlarınızla görüşmeler yapabilirsiniz. Öğrenciler evlerinde küçük egzersizler, nefes çalışmaları gibi fiziksel aktiviteler yaparak bedenlerini ve zihinlerini rahatlatabilirler." ifadelerini kullandı.
"Sınav provası evde de olsa yapılmalı"
Çevik, evde olmanın getirdiği avantajların farkına varabilmenin önemli olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Sınav hazırlık süreçlerinde, özellikle havalar ısındığı zaman evde kalmak ve arkadaşlarınız dışarıda gezerken evde derslerle ilgilenmek her zaman zorlayıcı bir faktördür. Ancak bu durumda herkes evde olacağı için bunu avantaja çevirebilmek gerekir. Ayrıca evde olmanın bir diğer avantajı, trafikte kaybedilen zamanın ve enerjinin olmamasıdır. Yoğun geçirilen bir okul gününden sonra trafikte kaybedilen zaman ve onun getirdiği ek yorgunluk gibi faktörler de olmayacaktır. Aslında sınavlara hazırlanan öğrenciler için evde geçirilecek bu dönemler bu ve benzeri açılardan son derece önemli avantajları da beraberinde getirmektedir. Sınav provası evde de olsa yapılmalı. Zaman olarak, süre olarak, ortam olarak prova yapılmalı. Sınav sabah başlama saatinde hazırlıklar yaparak başlanmalı, sınav süresi kadar farklı hiçbir konuyu araya almadan, telefonsuz, müziksiz, provası yapılmalı. Bu dönemde hedefi olan, kendini daha iyi motive edebilen, planlı programlı çalışan, öz denetimi iyi olan, zaman yönetimini iyi yapan, evdeyim diye rahatlama çeldiricisine takılmayan öğrenciler bu süreçten başarılı çıkacaklardır."
AA