Sağlık Olsun

Dünya’nın her yerinde sağlık konuşulur. Sağlık; bebek, çocuk, genç, yaşlı herkesi, imkanı olan, olmayan, zengin, fakir toplumun tümünü ilgilendirir. Elimizdeyken kıymetini yeterince bilmediğimiz fakat kaybettiğimizde eyvahlar ettiğimiz SAĞLIK.

Sesli dinlemek için:

Sağlıklı yaşam; sağlıklı iletişim, çevre, hava, giyim, kuşam, temizlik, hareket, uyku ve beslenmeyi de içine alan; hayatı memnuniyetle kabul etmek ve yaşamak hali.

Sağlıklı Yaşam dediğimizde sadece hastalıklardan korunma değil, bir bütün olarak fiziki, ruhsal ve sosyal açıdan iyi olma halini kastediyoruz.

İnsan bir bütün

Fiziksel, duygusal ve zihinsel olarak insanı bir bütün olarak değerlendiriyoruz. Bu üç öğenin birbiri arasında kuvvetli ve dengeli etkileşimi oluştuğunda sağlığımıza kavuşuyoruz. Fakat bu öğelerin herhangi birinde ya da birbirleriyle olan ilişkilerinde bir dengesizlik meydana geldiğinde rahatsızlık oluşuyor.

Sağlıklı iletişim, ruhi ve sosyal sağlık

Sağlık hali sadece bir hastalığın ya da herhangi bir sakatlığın yokluğunu değil, ruhi, bedeni ve sosyal refahı ifade ediyor. Zira insan tüm bunların parçalara ayrılamaz bütününü oluşturuyor. Bedensel sağlığımıza özen gösterdiğimiz ölçüde ruh sağlığımız da besleniyor. Stres, endişe, panik atak, depresyon gibi rahatsızlıklar bedensel göründüğü halde psikolojik kökenli olabiliyor ve bütünsel tıp yaklaşımıyla şifaya kavuşabiliyor. Araştırmalar sağlıklı beslenen ve sosyal çevresiyle ziyaretlerde bulunan insanların ruh sağlığının da uzun yıllar boyunca korunduğunu ve daha geç yaşlanma belirtileri gösterdiğini ortaya koyuyor.

Sosyal aktiviteler, stres ve endişe hormonu kortizolun dengeli salınmasına ve moralin yüksek tutulmasına yardımcı oluyor. Doğal ve sağlıklı gıdaları sağlıklı pişirme usülleriyle tüketme alışkanlığı, depresyon, kaygı bozukluğu, şizofreni, dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu, ve Alzheimer hastalığı gibi zihinsel sağlık sorunlarının önlenmesi mümkün olabiliyor. Antioksidan yönünden zengin besinler olan sebze ve meyve tüketmek beyin hücrelerinin serbest radikaller nedeniyle hasar görmesini önlemeye yardımcı oluyor.

Sağlıklı giyim

Son yıllarda, doğaya ve insan sağlığına saygılı üretim anlayışının önemli bir göstergesi olarak görülen organik kıyafetler, daha az enerji tüketen, daha az suya ihtiyaç duyan ve katkı maddesi kullanılmayan üretim şekliyle daha fazla ilgi görüyor. Pamuk, keten, bambu, kaşmir, yün ve ipek doğal kumaşlar içinde öne çıkıyor. Pamuk ve keten, tarladan toplanıp işlenen; yün, koyun ve keçilerin uzayan kıllarından elde edilen; bambu, sazı andıran ağaç liflerinden işlenen; ipek, ipek böceği kozalarının sıcak suda kaynatılmalarıyla elde edilen doğal kumaşları oluşturuyor. Pamuk, ter emici özelliğiyle dört mevsim boyunca iç kıyafetlerde, yaz mevsiminde dış kıyafetlerde, yün kumaşlar, sıcak tutma özelliğiyle kış mevsiminde dış kıyafetlerde, keten kumaşlar mevsimsel dış kıyafetlerde kullanılabiliyor.

Sentetik polyester, likra, naylon türü kumaşlar teri çekmediği için ciltte tahribat ve alerjik reaksiyonlara sebep oluyor. Gerek giyim gerek döşeme ve hijyen alanlarında kullandığımız tekstil ürünlerini satın alırken seçimimizi tamamen saf ve doğal pamuk, keten, kaşmir, yün gibi ürünlerden yana yapmak, satın aldığımız ürünün iplikleri işlenirken insan ve çevre sağlığına zararlı herhangi bir işlemden geçmediklerinden emin olmak çok önemli. Ayrıca geleneksel dokumacılıkta öne çıkan Kahramanmaraş, Denizli, Bursa gibi şehirlerimizden doğal hammadde ve usullerle, sanatkarane üretilmiş tekstil ürünleri de temin edebiliriz.

Sağlıklı temizlik

Günlük hayatta temizlik maksadıyla bize sunulan kozmetik ve kişisel bakım ürünleri, çamaşır ve bulaşık deterjanları, yumuşatıcılar, temizlik malzemeleri, oda ve araba spreyleri ve böcek ilaçlarının çoğu kimyasal açıdan benzer yapıdan oluşuyor. Petrol bazlı yüzey aktif madde ve sentetik parfüm içeren bu kimyasallar insan ve çevre sağlığına zararlı etkilere sahipler. Doğal kaynaklardan değil petrol bazlı aktif maddelerden oluşan bu deterjanlar, doğada en fazla %30 oranında çözünebiliyor. Petrol bazlı deterjanların kanserojen olduğu ve en düşük dozlarının bile sağlık açısından yüksek risk taşıdığı belirtiliyor.

Temizliği doğal yollarla sağlamak için: Bor, sabun tozu, çamaşır sodası gibi doğal kaynaklardan elde edilen, doğada çözünebilen, parfüm ve katkı maddeleri içermeyen, temizlik ürünlerini satın almak bir seçenek.  Limon tuzu, karbonat, sirke, doğal uçucu aromatik yağlar gibi malzemelerle evde üretilmesi mümkün olan geleneksel ürünler alternatif olarak değerlendirilebilir.

Sağlıklı hava

Anadolu geleneğinde hava temizliğine, yaylalara çıkarak temiz hava teneffüs etmeye, bilhassa solunum rahatsızlığı olanları havadar semtlerde ikamet ettirmeye azami dikkat gösterilir. Razî gibi kadim hekimler, şifahanelerini hava sirkülasyonunun yüksek olduğu, mikropların barınmadığı, çiğ etlerin çabuk bozulmadığı muhitlerde inşa etmişlerdir. Günümüz sanayi toplumlarında ise hava kirliliği, önemli bir çevresel sağlık riski olarak kalp damar hastalıkları, felç ve nörogelişimsel bozukluklar, solunum yolu hastalıkları ve akciğer kanseri ile yakından ilişkili.

Bazı tehlikeli kimyasalların özellikleri, bu kimyasalların çevrede kalıcı olmasına, besin zincirinde biyolojik olarak birikmesine neden oluyor. Uzun vadeli etkileri olan kalıcı kimyasallar inşaat malzemeleri gibi alanlarda kullanılıyor ve üretimlerinden sonra dahi risk taşıyabileceği belirtiliyor. Ayrıca yapılan araştırmalar günümüzde insanların zamanlarının %90’ını kapalı ortamlarda geçirdiğini gösteriyor. İç ortam hava kalitesini etkileyen tozlar, sentetik uçucu organik bileşikler gibi ortam kirletici ve sağlık üzerine olumsuz etkili maddeler “hasta bina sendromu”na sebep oluyor.

Bazı ülkelerde hava kirliliğinin etkilerini bertaraf etmek pilot şehir projeleri yürütülüyor. Bölgesel ısıtma genişletiliyor, bisiklet sürme teşvik ediliyor, hız sınırlarını düşürülüyor ve trafik sıkışıklığı cezaları uygulanıyor. Endüstriyel tedbirlerle desteklenen bu eylemlerin sera gazı emisyonlarını azaltması ve tasarruf sağlaması bekleniyor.

Sağlıklı hava teneffüs etmek ve hava kirliliğine sebep olmamak için hava kirliliği indeksi düşük yerlerde ikamet etmek, kısa mesafelere yürüyerek yahut bisikletle gitmek, ağaç dikim faaliyetlerine destek vermek, boya ve badana işlerinde doğada çözünebilen ürünlerden faydalanmak, fabrikasyon ürünlerden ziyade geleneksel ve doğal ürünlere yönelmek, yalnız ihtiyaç duyduğumuz şeyleri satın almak, uçucu gazların ve alerjenik maddelerin daha fazla olduğu kapalı mekânları sık havalandırmak tavsiye ediliyor.

Sağlıklı hareket

Günümüz araştırmaları ecdadımızın “Harekette bereket vardır” sözünü adeta teyid ediyor. Şehir yaşamının neden olduğu günlük stres ve hareketsizlik ile gelen hastalıklardan sağlıklı idman yoluyla korunmanın mümkün olduğu belirtiliyor. Düzenli egzersiz yapmak insana mutluluk hissi veren endorfin hormonunun salgılanmasını sağlıyor, bu hormon da stresin yol açtığı yıpratıcı etkileri azaltıyor. Ayrıca açık havada yapılan düzenli idman, sağlıklı kan dolaşımı, açık damarlar ve iyi beslenen, toksik maddelerden arınmış bir cilt kazandırıyor.

Sabah aç karnına yapılan yürüyüş, koşu, bisiklet ya da yüzme vücutta yağ yakımını artırıyor, vücudun esnemesini sağlayarak gün boyu dayanıklılığı artırıyor. Gün içerisinde masa başında çalışırken de saat başlarında 5 dakikalık aralarda el bileği, omuz, boyun ve sırt için esneme hareketleri yapılması tavsiye ediliyor. Akşam saatlerinde yapılacak idmanın yemek saatinden en az iki saat sonra yapılması gerekiyor. Ayrıca haftada 3- 4 defa 30-45 dakika tempolu yürüyüşün kalp-damar hastalığı risklerini azalttığı, metabolizmayı canlandırdığı; hergün 45 dk yı geçmeyen düzenli idmanın bağışıklığı güçlendirdiği belirtiliyor.

Toprakla temas iyi gelir

Toprakla temas etmenin faydalı olduğu tecrübevi bilgisi günümüzde kaliteli bir uykudan kalp damar sağlığına, kandaki mineral seviyelerinden bağışıklık sistemine kadar faydaları tesbit edilen bir faaliyet olarak öne çıkıyor.  Toprakla temas, kandaki demir, fosfor, potasyum ve magnezyum gibi mineral seviyelerini de artırıyor. Tabiri caizse “topraklanan” insan vücudunda, pozitif yüklü serbest radikallerin elektrik yükü dengeleniyor, topraktan vücuda giren elektrik yükleri doğal antioksidanlar gibi davranarak sağlıklı dokuyu hasardan koruyor. Yapılan çalışmalar, topraklamanın stresli bireylerde kortizol seviyesini azalttığını, dolayısıyla uykuyu ve biyolojik saati düzenlediğini gösteriyor.

© İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.