“Yapmakta olduğumuz bir işe yönelik dikkatimizi sürdürebilme” becerisi olan odaklanma, her konuda olmazsa olmaz bir ihtiyaç. Araba, tren, uçak kullanırken, fabrikada bir makineyi çalıştırırken, ameliyat yaparken odaklanma olmadığı an, can tehlikesi söz konusu olabiliyor.
Kimi zaman da büyük bir tehlike söz konusu değil gibi görünse de hayatımızın bütününe baktığımızda, ömrümüzün önemli bir kısmını yaptığımız işlere yeterince odaklanmadan, verimsiz geçirdiğimizi fark ediyoruz.
Özellikle de televizyon, telefon, tablet gibi dikkat dağıtan dış uyaranların sayısının arttığı günümüzde, odaklanma çok daha zor hâle geldi.
Peki odaklanma becerimizi güçlendirmek için neler yapabiliriz?
İşte sizler için 7 önemli adım:
1. Ne Kadar Odaklanabildiğinizi Gözden Geçirin
Odaklanma becerisini geliştirmek için önce ne kadar odaklanabildiğimizi gözden geçirmekte fayda var. Bunun için gündelik işlerinizdeki dikkat sürenize bakarak anlayabilirsiniz. “Başka konulara yönelmeden en fazla kaç dakika kitap okuyabiliyorum, ders çalışabiliyorum, yazı yazabiliyorum, iş yerinde ve evdeki görevlerimi yapabiliyorum? İbadetlerde zihnimi ne kadar süre toplayabiliyorum?” Bu gibi soruları kendinize sorarak dikkat sürenizi ölçüp bir deftere not alın.
2. Ortamı Sadeleştirin
Dikkat üzerinde bilimsel araştırma yapan bilim insanları, dikkati bir spot lambasına benzetmiş ve spot ışığının yönlendiği alanın dışını algılamadığımızı belirtmişler. Bu konuda her ne kadar çevresel uyaranlara rağmen odaklanabiliyor olsak da yine de çevremizden gelen etkileri tamamen göz ardı etmemizin zor olduğu söylenir.
Dikkatle ilgili geliştirilen filtre teorisine göre, çevreden bize iki uyaran aynı anda geldiğinde -kulağımıza aynı anda iki farklı sesin birden gelmesi gibi- zihnimize ulaşmak için bir darboğaza takılır ve ancak biri buradan geçebilir.
Öte yandan, bunun aksine aynı anda iki ses geldiğinde özellikle dinlemekte olmadığımızı da algıladığımız; gelen seslerin birbirine benzemesi durumunda da dinlemek istediğimiz sesi netleştirmekte güçlük çektiğimiz de tespit edilmiş.
Dolayısıyla çevremizde farklı uyaranlar varken tek bir noktada odaklanabilmemiz, bunu biz istiyor olsak da zordur. Bunun en kestirme yolu; çevredeki uyaranları azaltmak, ortamı sadeleştirmektir. Yapmakta olduğumuz işle ilgili olmayan sesleri kapatmak, gereksiz nesneleri çıkarmakta fayda var.
3. Odağı Sadeleştirin
Aynı anda birden fazla iş yapabildiğiyle övünen kimseler vardır. “Ders çalışırken bir yandan sesi gelen televizyonu da dinleyebiliyorum” diyen bir öğrenci, “Bir yandan iletileri okurken bir yandan benimle konuşan çalışanı dinleyebiliyorum” diyen bir müdür aslında yanılmakta. Çünkü zaman kazanmak yerine daha çok kaybetmekte, iki farklı işi ayrı zamanlarda yapsa alacağından çok daha düşük verim almakta.
Yapılan bir deneyde, katılımcılara siyah ve beyaz tişörtleri olan basketbolcuları izletilir. Bu kişilere takımlardan birinin attıkları pasları saymaları söylenir ve deney sonunda katılımcılara sıra dışı bir şey görüp görmedikleri sorulur.
Katılımcıların yarısından fazlası basketbolcuların arasından geçen siyah gorili fark edemez. Dolayısıyla aynı anda çok sayıda nesne görsek ya da duysak da hepsini birden algılayamıyoruz. Bir kısmı az miktarda bizi etkilese de verim alamıyoruz.
Odağımızı sadeleştirmek, aynı anda tek bir işle meşgul olmak; odaklanma becerimizi yükseltecektir.
4. Anı Düşünün
Odaklanmamıza dış uyarıcılar kadar içimizden gelen uyarıcılar da engel olur. Geçmişle ilgili üzüntü ve öfke, gelecekle ilgili kaygı dikkatimizi dağıtır. Duygularımız, yönetemeyeceğimiz kadar güçlü hâle geldiğinde uzman yardımı almakta fayda var. Ne demişler, danışan dağ aşmış. Geçmiş ve geleceğin dertlerini bir yana bırakarak yalnızca içinde bulunduğumuz anı düşünmek, odaklanma gücümüzü arttıracaktır.
5. Farkındalık
Anı yaşama yöntemlerinden biri de duygusal ve bilişsel farkındalık çalışmalarıdır. Aslında bu çalışmalar kadim kültürlerde yüzlerce yıldır uygulanmakta olsa da insan sağlığı için faydası yeni anlaşılmakta. Derin nefesler alarak sessiz ve sakin bir ortamda 15-20 dakika kadar gözlerinizi kapatarak bir süre oturup zihninizden geçen duygu ve düşüncelere odaklanabilirsiniz.
Neler hissettiğinizi ve düşündüğünüzü fark etmek, ilerlemenizi tıkayan engelleri görmenizi ve onlardan kurtulmanızı sağlayacaktır. Bu, boş bir iş gibi görünse de size tahmin edeceğinizden çok daha fazla katkıları olabilir.
6. Ara Verin
Hiç ara vermeden çalışmak odaklanmayı, aynı anda çok iş yapmaya çalışmak kadar olumsuz etkilemekte. Uygun sürelerle odaklandığımız konuya ara verebiliriz. Aralarda fiziksel egzersizler yapmak ya da bedenin farklı bölümlerini çalıştıracak farklı işlere geçmek daha etkin olmamızı sağlayacaktır. Hatta sınav sırasında bile bir iki saniye derin nefes alarak ara vermenin soruları çözmede dikkati arttırdığı görülmüş.
7. Her Gün Kendinizi Geliştirin
Bu saydıklarımız, eğer daha önce hayatınızda değilse birden bire eklemek zor olacaktır. Bu nedenle en başta tespit ettiğimiz odaklanma sürenizi her hafta bir miktar arttırarak ilerleyebilirsiniz. Bu çalışmayı çocuklarınızla -sorgular gibi davranamadan ve eleştirmeden- “Dikkat Ölçme Oyunu” oynayarak da yapabilirsiniz.
“Resim yaparken kaç dakika boyunca aynı resme odaklanıyor? Bir oyuncakla oynarken kaç dakika oyuncak değiştirmeden devam edebiliyor?” gibi soruların cevaplarını deftere yazıp takip eden bir oyun üretebilirsiniz.
Çocuklarda elbette odaklanma çok daha güç olsa da küçük yaşlarda onlarla yapacağımız çalışmaların kıymeti malum. Tespit ettiğiniz ilk hafta 10 dakika ise sonraki hafta 12, ondan sonraki hafta 14 gibi bir çalışma ile adım adım ilerleyebilirsiniz.