Dünya yeşil dönüşümle elektrikli araçlara yönelirken batarya teknolojisinin kritik hammaddesi lityum da önemini artırıyor.
Geleneksel madenlerin dışında en önemli lityum kaynağı ise e-atıklar.
Global otomotiv üreticileri, daha önce 2030 yılına kadar üretimlerinin tamamını elektrikli araçların oluşturacağını duyurmuştu. Elektrikli araçların bataryalarının olmazsa olmaz elementi lityumu, hem çevreci hem ekonomik yol olan e-atıklardan elde etmek mümkün.
Uzmanlar, bu alanda çalışmalar yapan Türkiye’nin de üretim ve ihracat hedefine ulaşması için başta lityum olmak üzere değerli maden ihtiyacını geri dönüşüm seçeneğiyle sağlayabileceğini belirtiyor.
Elektrikli otomobilleri çevreci yapan en büyük etken, şarj edilebilir pillere sahip olması. Lityum iyon piller olarak literatürde yer alan bu pillerin üretimi için ise lityum kritik öneme sahip.
2021 bulgularına göre, lityumun global pazardaki kullanımının yüzde 45’ini elektrikli araçlar oluşturuyor. Aynı rapora göre, bu oranın 2030 yılında yüzde 80’e çıkacağı öngörülüyor. Dünyada hızla artan bu talebe cevap vermekte zorlanacağı düşünülen lityumun e-atık geri kazanımıyla da üretimi mümkün.
Elektronik cihazlarda onlarca element var
Cep telefonu, bilgisayar, pil gibi elektronik ürünleri kapsayan e-atıkların içinde lityum dahil 69 farklı değerli element bulunuyor. Dünyada ciddi yatırımların yapıldığı elektronik madencilikle bu elementleri hiçbir değer kaybı olmadan sonsuz kez geri dönüştürmek mümkün.
Lityum elementi özellikle şarj edilebilir bataryalarda ağırlıklı olarak bulunurken; herkesin evindeki telefon, tablet, bilgisayar gibi ürünlerde de altın, gümüş, bakır gibi değerli elementler yüksek oranda mevcut.
Türkiye’de oluşan tüm e-atıkların geri kazanımı mümkün olursa tonlarca altın, gümüş, bakır ve lityum da dahil olmak üzere pek çok elementin ekonomiye kazandırılabileceği öngörülüyor.