“Düşünce veya hareketle sonuçlanmayıp kendi etrafında dönüp duran duygu, bir delilik unsurudur…”
—J. Sterling
İnsanlar genellikle duyguların rolünü karıştırarak insanları düşünenler ve hissedenler diye ikiye ayırır ve şöyle bir çıkarımda bulunurlar: “Bizim ilişkimizdeki sorun senin mantıksal hareket eden biri olman, benim ise hislerimle hareket eden biri olmam. Ben duygusal bir insanım. Sen değilsin.” Ancak düşünenler ve hissedenler arasında ayrım yapmak kavramsal bir hatadır. İnsanoğlu olarak her gün, gün içerisinde düşünür ve duyguları tecrübe ederiz.
Örneğin, şu anda bir şeyler düşünüyor, hissediyor ve istiyorsunuz. Okuduklarınızı düşünüyorsunuz. Okuduğunuz fikirleri yorumlamanızdan kaynaklanan duyguları hissetmektesiniz. Nasıl düşündüğünüzü ve ne hissettiğinizi göz önüne aldığınızda okuma ya da okumama kararı verirsiniz. Bu, gün boyunca tekrar tekrar gerçekleşir.
Kavrayış (düşünme) ve etki (duygu ve arzular) aynı madalyonun iki yüzüdür. Örneğin; eğer bir insanın size karşı haksızlık ettiğini düşünürseniz ona karşı olumsuz bir duygu (küskünlük veya kızgınlık gibi) hissedersiniz. O an ne hissediyorsanız beyninizdeki düşünceleriniz ona göre şekillenir. Üstelik, duygular düşünceyi olumlu şekilde etkileyebilir ve yönlendirebilir. Örneğin, bir adaletsizliğin karşısında öfkelenirseniz, öfkeniz sizi bu adaletsizliği ortadan kaldırma düşüncesine sevk edecektir.
Hisler ve duygular hayatın önemli birer parçasıdır, olumlu veya olumsuz olabilirler. Olumlu veya olumsuz algıların sinyalini verirler. Doğrulanmış veya doğrulanmamış olabilirler. Duygularınıza olan bağlılığınız hayat kalitenizde büyük bir farklılık oluşturabilir. Duygularınızı besleyebilir ya da aç bırakabilirsiniz. Ayrıca duygularınızı etkili veya etkisiz bir biçimde kullanabilirsiniz. Duygularınızı daha yakından in- celerken onları açıklayan düşünceyi de araştırın. Düşüncelerinizi yönlendiren kendiliğinden ortaya çıkan boş ve faydasız duygusal acıları da yenebilirsiniz. Eğer düşüncelerinize hükmedebilirseniz duygularınıza da hükmetmiş olursunuz.
Bugün dikkat edeceğiniz şey: Hisler ve Duygular
Kendinizin ve başkalarının duygularına odaklanın. Dışarıya yansıttığınız ve kolayca fark edebileceğiniz duyguları gözlemleyin. Hissettiğinizi inkâr edeceğiniz duygular için ise içinize bakın. İnsanların kendi olumsuz duygularını nasıl haklı çıkardığına dikkat edin. Başkalarının olumsuz duygularına ise ne sıklıkla itiraz ettiklerine dikkat edin. Bizden aşağıda olduğunu düşündüğümüz veya görüşlerini paylaşmadığımız kişilerin duygularını nasıl geçersiz kılma eğiliminde olduğumuza dikkat edin. Yaşamınızdaki baskın duyguların rollerini iyice gözlemleyin. Olumsuz duyguların bile gelişiminizde yararlı bir rol oynayabileceğini anlayın. Başkalarına zarar vermek için bir şeyler yapıyorsanız, yaptığınız şey konusunda kendinizi kötü hissetmelisiniz. Sağlıklı bir vicdana ait hisleri benmerkezci duygularla karıştırmayın. Olumsuz bir duygu hissettiğiniz her seferde kendinize şunu sorun: “Neden? Bu duyguya hangi düşünceler veya davranışlar yol açıyor?” Üretken düşünceyi kullanarak üretken olmayan düşünceye karşı mücadele etmeye niyet etmek üretkenliğe yol açacaktır.
Duyguları kontrol altına alma stratejileri:
• Sürekli olarak kapıldığınız duyguları fark etmeye başlayın. Her olumsuz duygu ile karşılaştığınız zaman kendinize sorun: "Bu duyguya yol açan düşünce nedir?" Bu duygunun altında yatan düşüncenin mantıklı olup olmadığını görebilecek misiniz? Eğer görebiliyorsanız o düşünceyi daha iyi ve anlamlı bir düşünceyle değiştirmeye çalışın. Yeni düşünceniz ile hareket ettiğiniz an duygularınız da o yöne kayacaktır.
• Eğer sık sık olumsuz duygulara kapılıyorsanız bu duygulara neyin sebep olduğunu düşünün. Sebebi siz misiniz? Mantıksız düşünmeniz olumsuz davranışlara mı sebep oluyor? Kurtulmanız gereken bir şeyler mi var? Olumsuz duygulara neden olan sorunlarla doğrudan yüzleşene ve durumu değiştirmek için bir şeyler yapana kadar olumsuz duyguları hissetmeye devam edeceksiniz. Duyguların kökenine inin. Problemleri tam olarak çözmek için bu problemlere neden olan konuları ele alın. Üretken davranış ve olumlu duygulara yol açan düşünceleri zihninize yerleştirin.
• Duygularınızı somut bir şekilde inceleyin ve onları yazın.
Tecrübelerinizi yazmanız için bir günlük tutun. Şu formatı kullanabilirsiniz:
- Kapıldığım olumsuz duygu: …….
- Kapıldığım olumsuz duygunun sebebi: ………
- Bu olumsuz duyguya kapılmamak için değiştirmem gereken düşünce (veya durum): …………
- Daha verimli düşünmek için bir yol olarak, “Eğer düşünme yöntemimi değiştirirsem duygularım da şu şekilde değişecek: ..........”
Bu stratejide odak noktası olumsuz duygulardır. Olumsuz duygula- rınıza sebep olanları analiz ederek çoğu zaman düşünce ve davranış- larınızı tanımlayabilirsiniz. Eğer olumsuz hislere sıkça kapılmıyorsanız bunun birçok nedeni olabilir. Örneğin, genel olarak makul bir hayat yaşıyor olabilir ve bu nedenle makul yaşamın getirdiği olumlu duygu- lara sahip olabilirsiniz. Ya da başkalarının hak ve ihtiyaçlarını dikkate almayarak bu kişileri manipüle etmekte iyi olduğunuz için hayatınız- dan memnun ve mutlu olabilirsiniz. Baskıcı veya despot insanlar da temelde olumlu hislere sahiptirler Duygusal yaşamınızla ilgili gerçeği belirlemek size kalmış.