İlke ve Değerlerinden Ödün Vermeden
Özgür Yayın Platformu Olarak Kalsın Diye
İkindi17:11 Akşam20:47 Yatsı22:38 İmsak03:25 Güneş05:26 İşrak06:11 Öğle13:11
Hava - Hava durumuAçık 27°C Nem %39
Türkçe
27 Zilhicce 1446 23 Haziran 2025 Pazartesi
27 Zilhicce 1446
İMSAK GÜNEŞ İŞRAK ÖĞLE İKİNDİ AKŞAM YATSI
03:25 05:26 06:11 13:11 17:11 20:47 22:38
Giriş Yap

04.12.1993 - B

Tasavvuf Sohbetleri

Eûzübillâhimineşşeytânirracîm. Bismillâhirrahmânirrahîm

El-Hamdülillâhi rabbi'l-âlemîne hamden kesîran tayyiben mübâreken fîh. Kemâ yenbeğî li-celâli vechihî ve li-azîmi sultânih.

Ve's-salâtü ve's-selâmü alâ seyyidinâ ve senedinâ ve mededinâ Muhammedini'l Mustafa. Ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebiahû bi ihsânin ilâ yevmi'l cezâ.

Emmâ ba'd:

Aziz, muhterem ve sevgili kardeşlerim!

Çok kıymetli bir âlimin; Ebû Abdirrahman es-Sülemî'nin -rahmetullâhi aleyh ve kaddesallâhu rûhahû- yazmış olduğu çok değerli, mümtaz bir kitap olan Tabakâtu's-sûfiyye’sini okuyoruz. Ebû Abdirrahman es-Sülemî tasavvuf büyüklerinin hayatlarını ve mübarek fikirlerini toplamış, böyle bir eser meydana getirmiş bu büyük alim. Ve bu eseri çok kıymetli Mısırlı bir profesör de çok güzel dipnotlar, ilaveler, açıklamalar yaparak neşre hazırlamış. Henüz Türk dilimize tercüme edilmemiş bir kaynak eser olduğu için; tasavvuf konusunda en salahiyetli, en meşhur, en büyük, en kıymetli şahısların sözlerini ve fikirlerini buradan öğrenebiliriz diye bu kitabı okuyoruz.

Ve's-salâtü ve's-selâmü alâ seyyidi'l-evvelîne ve'l-âhirîn.

Tâci ruûsinâ ve tabîbi kulûbinâ ve üsvetine'l-haseneti Muhammedini'l-Mustafâ ve alâ âlihî ve sahbihî ve men tebiahû bi-ihsânin zevi's-sıdkı ve'l-vefâ.

Emmâ ba'd.

Çok aziz ve muhterem cemaat-i müslimîn!

Allahu Teâlâ hazretlerinin selamı, rahmeti, bereketi, ihsanâtı, ikramâtı dünyada ve âhirette üzerinize olsun. Allahu Teâlâ hazretleri, sizleri ve bizleri sevdiklerimizle beraber cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin.

Okuduğumuz eser meşhur alim, sûfî Ebû Abdirrahman es-Sülemî hazretlerinin Tabakâtü's-sûfiyye isimli mühim eseridir.

Bu eser, Türkçe'ye tercemesi yapılmamış bir kaynak kitaptır. Tasavvuf sahasında çok mükemmel eserler yazmış olan müellif, burada yüz kadar büyük sûfînin hayatını; mevsuk, güvenilir rivayetlerden alarak ve kaynaklarını göstererek anlatıyor. O mübareklerin tasavvufla ilgili nasihatlerini, sözlerini, eğer hadis rivayeti ile meşgul olmuşlarsa rivayet ettikleri bir hadîs-i şerîfi bize onun irfanından bir numune olarak sunuyor.

"Bu eser mühim olduğundan; biz de o büyük mâneviyat erlerinin, erenlerinin, evliyâullahın nasihatlerini öğrenelim, onlardan istifade edelim, onların ilm-i ledünden, ilm-i ahvâl-i kulûbdan bildiklerini, hayatları boyunca kazandıkları tecrübeleri okumuş, nakletmiş, öğrenmiş olalım." diye bu kitabı okuyoruz.

106. sayfada 15. paragraf.

Kâle ve kâle Ahmedü. "Aynı rivayet zinciri ile Ahmet b. Hadraveyh dedi ki."

Akrabu'l-halki ila'llâhi evsauhüm hulukâ.

"İnsanların, mahlukâtın, halkın, ahalinin Allah'a en yakın olanı kimdir?" Onu söylüyor.

Düşünün kim olduğunu, Allah'a en yakın kul kimdir?

İçinizden "Benim tahminime göre şudur." deyin kafanızın kenarına yazın.

Allah'a en yakın kul kimdir?

Onun cevabını veriyor:

Akrabü'l-halki ila'llâhi. "Ahalinin Allah'a en yakın olanı." Evsauhüm hulukâ. "Güzel ahlâkı en çok, en geniş olandır."

"En güzel ahlâklı kul, Allah'a en yakın kuldur."

İnsan huyundan belli olur; kavuğundan, sarığından, sakalının bir karış, iki karış olmasından değil. Huyundan anlayacaksınız; olgun mu, huyları güzel mi, çirkin mi, sinirli mi?

Tabii Peygamber Efendimiz sinirlenmez miydi? Efendimizin gazaplı hali yok muydu?

Vardı.

Ne zaman gazaplanırdı?

Allah'ın emirleri çiğnendiği zaman gazaplanırdı.

Peygamber Efendimiz minbere çıktığı zaman, bir ordunun başkomutanı gibi celallenirdi. Millet yüzüne bakmaya korkardı. Aşağıda o kadar halim selim, ama orada Allah'ın emrini tebliğ ederken öyle celalli olurdu.

Gazap kötü bir huy mu?

Hayır. Gazap, yerinde kullanıldığı zaman insanın gerekli olan duygularından birisidir, lazım. Kızma duygusu yok olmuş bir insan, kötülükler karşısında reaksiyon da göstermez. Rüşvet var, hırsızlık var, çalma var; adam aldırmıyor. "Bana ne, boş ver." diyor, vesaire.

O zaman cemiyet çöker, insan çöker, insanlık çöker; sevaplar da kalmaz. Kızılacak yerde kızacak, sabırlı olacağı yerde sabırlı olacak, yerini bilecek. İfrattan ve tefritten uzak, orta çizgide, dengede, itidal çizgisinde duracak; huyları güzel olacak.

Bugün, "güzel huylu insan" tabiri yanlış anlaşılıyor:

"Falanca adam çok güzel huylu, melek gibi bir insan; evinden camiye, camiden evine gider; hiç kimsenin işine karışmaz, etlisine sütlüsüne karışmaz!"

Hatta ben bu sözümü burada kesip bir büyüğümüzün sözünü söyleyeceğim:

Süfyan-ı Sevrî hazretlerine demişler ki;

"Falanca adamı herkes sever, hiç düşmanı yok."

Ne demiş?

Hiç tahmin etmezsiniz, kırk yıl düşünseniz bu söz aklınıza gelmez.

"O halde o adam münafık." demiş.

Çünkü herkes seviyor.

Öyle şey olur mu?

Mü'mini kâfir sevmez. Mü'mini münafık sevmez. Namusluyu namussuz sevmez. Dürüstü hırsız sevmez. Polisi hırsız sevmez. Bu normal. Bazıları sevmeyecek.

Sen Allah yolunda dosdoğru gideceksin, Allah sevecek, Allah dostları sevecek, Allah düşmanları sevmeyecek. Resûlullah'ın azılı, amansız, öldürmeye kast eden, kılıç kuşanıp da evini kuşatan, Bedir harbinde, Uhud harbinde öldürmek için üstüne saldıran ne kadar düşmanı vardı, bilmiyor muyuz?

O mübarek Habibullah'ı, Resûlullah'ı öldürmeye kalkıyor. Allah'ın düşmanları var, müslümanların düşmanları var.

Herkesle iyi geçiniyor; demek ki yağcı, demek ki münafık. Doğruyu söyleyecek, dobra dobra doğruyu söyleyecek; ama güzel söyleyecek tabii, kırarak değil. Yumuşak söyleyecek, tatlı söyleyecek. Söyleyiş üslubu tamam, ona bir şey demiyor; fakat iyi insanlar hakkı söyler.

Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!"

İyi ahlâk nedir?

Etliye sütlüye karışmamak değildir.

el-Emrü bi'l-ma'rûf ve'n-nehyü ani'l-münker. "İyi şeyi yaptırmaya gayret etmek, kötü şey yaptırmamak için de diretmek, karşı çıkmaktır."

Aktif ahlâk bu işte… "Sosyal ahlâk" diyorlar, vesaire diyorlar. İslâm ahlâkı bu... O bakımdan ahlâkının güzel olması, insanın hep güleç yüzlü olması demek değil.

el-Hubbu fillâh.

Birbirimizi Allah için seveceğiz.

Niçin seviyorsun?

Param için mi, makamım için mi?

Hayır.

Allah için seviyorum, "Sen müslümansın." diye ben seni seviyorum, sen de beni "Müslümanım." diye seviyorsun.

el-Hubbu fillâh var; bir de el-buğzu fillâh var. "Allah için buğz etmek var."

el-Emru bi'l-ma'rûf. "İyi şeyleri emretmek de var."

Ve'n-nehyu ani'l-münker. "Kötülükten nehy etmek, kötülükleri yaptırmamak da var."

İmam Gazzâlî;

"Adamın elinde şişeyi görünce kıracaksın. Ama cübbesinin altına saklamış, senden gizli gidiyorsa cübbesinin altını karıştırmaya kalkma." diyor.

Eskiler, fısk u fücûru âşikâre yaptırmamışlar. Fısk u fücûr erbabı, onların celalinden gizli yapmışlar.

Birçok beldede bekâr deresi vardır. "Azap deresi" deniyor; Ankara'ya giderken, İstanbul-Ankara yolunda.

"Azap" ne demek?

Allah orada azap mı indiriyor?

Değil.

A'zeb; ayn, keskin z, b ile; "bekâr" demek, "bekâr deresi" demek.

Ne demek?

"Hacı babalar, Kızılcahamam'da günahı yaptırmıyorlar; bekârlar da çalgıyı, içkiyi alıp orada içiyorlarmış." demek.

"Çengi çalıp bilmem ne oynattıkları, içki içtikleri yer" demek. O mânaya geliyor.

Neden?

Hacı babalar kusuru işletmez. Müslüman, kusuru yaptırmaz. Önünde zulmettirmez. Haksızlık yaptırmaz; müdahale eder de ondan.

Huyun güzelliğini böyle anlayacağız. Güzel huylu olacak; merhameti olacak, sevgisi olacak, büyüklere saygısı olacak, cömertliği olacak, hizmeti olacak, vesaire. Ama pısırık değil, solucan gibi değil, yılan gibi değil, ot gibi değil.

Nasıl olacak?

Aktif, olması gereken şekilde, Allah'ın istediği gibi, Resûlullah'ın ahlâkı gibi olacak. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem nasıl idiyse Kur'ân-ı Kerîm nasıl idiyse öyle olacak.

Kur'ân-ı Kerîm nasıl tavsiye ediyor?

Eşiddâü ale'l-küffâri ruhamâu beynehüm. "Kendi aralarında merhametli ama kâfire karşı sağlam, pehlivan, şiddetli, sert…"

Kâle ve kâle Ahmedü. "Yine aynı râviler rivayet ettiler ki Ahmet b. Hadreveyh şöyle buyurdu: " Belaganî ennehû iste'zene ba'du'l-ağniyâi alâ ba'di'z-zühhâdi fe-ezine lehû fe-raâhu -fî Ramadân- ye'külü hubzen yâbisen bi-milh, fe-race'a ilâ menzilihî ve be'ase ileyhi bi-elfi dînârin fe-raddehû ve kâle: İnne hâzâ cezâü men efşâ sırrahû ilâ mislik."

Burada bir hikâye anlatıyor. Hikâyeler kolay hatırda kalır. "Bu da sizin hatırınızda kolay kalacak." diye tahmin ediyorum.

Hikâyeyi Ahmet b Hadraveyh anlatıyor:

Belaganî. "Bana nakledildi, haber olarak geldi ki."

Ennehû este'zene ba'du'l-ağniyâi. "Zenginlerden birisi izin istedi." Alâ ba'di'z-zühhâdi. "Sûfîlerden, zahitlerden birisinin yanına, ibadethanesine girmeye izin istedi."

Adam savmaasında, ibadethanesinde, evinde, köşesinde ibadeti ile meşgul.

Zühhâd; "zahidler" demek; "dünyaya metelik vermeyen, parası pulu, malı mülkü olmayan, dünyaya aldırmayan, âhirete rağbeti olup ona çalışan, gönlünde dünya olmayan insan."

"Yanına gelebilir miyim, müsaade eder misin? Ziyaretine gelmek istiyorum." demiş. O da "Buyur gel." demiş. Zengin, bu zahidin yanına gitmiş.

Fe-ezine lehû fe-raâhü. "O izin verince girmiş, görmüş." -Fî Ramadân- ye'külü hubzen yâbisen bi-milh. "Ramazan'da bakmış ki iftar vaktinde bu zahitçik, fakir, âbid kuru ekmeği tuza banıp yiyor."

Katığı yok, bir şey yok, tuza banıyor, yiyor. Millet iftara bütün gün hazırlanır; ev halkı tavukları yolar, kebapları yapar, pilavlar pişer, hoşaflar hazırlanır, her türlü hazırlık yapılır.

Ne o?

Biz bugün oruçluyuz ya, akşam da misafirler gelecek. Bir sürü yemek, kırk çeşit yemek. Ama zengin, bu adamcağızın yanına girmiş, bakmış ki kuru ekmeği tuzla yiyor, hubzen yâbisen. Ekmeği tuza banıyor, çatır çutur, kıtır kıtır onu yiyor.

Zengin onu öyle görünce acımış, konağına dönmüş.

Ve be'ase ileyhi bi-elfi dînârin. "Zahide bin dinar göndermiş."

Dirhem, "gümüş para" dinar, "altın para."

O zamanın parası ile bin tane altın para göndermiş. Bizimkinden az mıdır, çok mudur bilmiyorum; ama biraz düşük olsun, biraz büyük olsun, ebadı, boyutu, çapı, tipi aynı veya farklı, neyse… Zahide bin altın lira göndermiş. Bakalım şimdi ne olacak, işin sonunu merak ediyorum.

Fe-raddehû. "Fakir zahit kabul etmemiş, reddetmiş."

"Al bin dinarını" diye zengine geri göndermiş.

Bize gönderse ne yaparız?

Bize gönderse "Hiç olmazsa camiye yardım ederiz, vakfa bırakırız." diye yanımızda tutarız. Bize gönderse kılıfını buluruz, çaresini buluruz. O geri göndermiş.

Neden?

Sebebini şöyle izah ediyor:

Ve kâle inne hâzâ cezâü men efşâ sırrahû ilâ mislik. "Bu, sırrını senin gibi birisine ifşa eden, açan kimsenin cezasıdır, parayı geri al!"

Ne demek istiyor?

Ben tuzla kuru ekmek yiyen bir kimse idim, bu benim sırrım. Çünkü ben dünyadan elimi eteğimi çekmişim, âhirete rağbet eden bir kimseyim. Dünya malı, yiyeceği içeceği benim için çok önemli değil; tuz ekmekle iftar ediyorum. Karnım sırtıma yapışmış, açım, yanaklarım çökmüş; olsun, ben buna razıyım. Ben ibadet ehli, zahid bir kimseyim; bu benim sırrımdı. Şimdi ben sana; "Yanıma gel." dedim. Sen geldin, benim sırrımı gördün. Evimde yoksulluk olduğunu, yanımda yiyecek içecek olmadığını gördün; sana sırrımı ifşa etmiş oldum.

Sen nesin? Sen bir beşersin, Allah'ın bir kulusun. İlâ mislike. "Senin gibi bir insana, senin gibi bir beşere" sırrını açan kimsenin cezası budur, parayı geri al." demiş. Kendisini cezalandırıyor. Sen tasavvufî sırrını, zahidlik sırrını böyle bir zengine göstermiş oldun, açmış oldun. Evet, bu para sana verildi, hediye edildi, senin oldu. Ama ceza olarak geri gönderiyor; yani kendisine bin dinar ceza yazmış.

Neden?

Sırrını başkasına açtı.

Neden?

İbadet gizlidir de onun için. İbadet, "Başkası görsün." diye yapılmaz. "Başkası alkışlasın." diye yapılmaz. "Zenginler acısın da para versin." diye yapılmaz. "İnsanlar etrafıma toplansın." diye yapılmaz. Allah için yapılır; bu, kulla Rabbi, Mevlâ'sı arasında bir sırdır. Kimse de bilmez, anlamaz.

Yahsebühümü'l-câhilü ağniyâe mine't-te'affuf. "Onların iffetinden; -eski zaman fakirlerinin, sahabe-i kirâmın yoksullarının iffetinden, onurluluğundan, asaletinden dolayı- dışarıdan bakanlar onların fakir olduklarını anlamazdı bile."

Belli etmezlerdi ki anlatmazlardı, saklarlardı, söylemezlerdi, el açmazlardı.

Böyle düşünmüşler. Hakikî mutasavvıfların halini görün. Bu insanların yaşam tarzları… Sana bin altın geldiği zaman ne yapacağını düşün, bunların yaptığı jestlerin önemini anla.

Adam göndermiş işte, hazır. Kesede sana gelmiş, ne gönderiyorsun? Birazını sen yersin, birazını da başkasına hayır yaparsın, evine yiyecek alırsın, içecek alırsın. Hayır, geri göndermiş! Sırrı senin gibi birisine açan insanın cezası budur.

Kendisine bin dinar ceza kesmiş, kabul etmemiş rahmetullahi aleyhim ecmaîn. Tabi onlar âhireti düşünmüşler; herhangi bir şekilde riyâkarlık yapmaktan, amelini dünya ehli için yapmaktan çok sakınmışlar.

17. paragraf

Kâle ve kâle Ahmed. "Yine aynı râvilerden rivayet edildiğine göre Ahmet b. Hadraveyh dedi ki."

Lâ nevme eskalü mine'l-ğafleti ve lâ rikka emlekü mine'ş-şehveti. Velev lâ sikalü'l- ğafleti le-mâ zairat bike'ş-şehvetü.

Ahmet b. Hadraveyh hazretleri şöyle buyurmuş:

Lâ nevme eskalü mine'l-gafleh. "Gafletten daha derin, daha ağır bir uyku olamaz."

Gaflet var ya, insanın gafillerden olması, gafil bir insan olması… Bir şeyden haberi yok; -vah zavallı vah!- ne dinden, ne imandan, ne âhiretten, ne sevaptan, ne günahtan. Kalbi katı, sevaplara koşmuyor, ölümünü düşünmüyor, âhirete hazırlanmıyor; gafil işte.

"Gafletten daha ağır, daha derin bir uyku asla olamaz. Gaflet çok derin bir uykudur."

Gidip de yatağında yorgun uyuyan insan derin uykuda değil; asıl, gözleri güya açık olup da âhiret için hazırlanmayan gafil insan uykuda. Asıl büyük uyku o! Gafletten büyük uyku olmaz.

Ve lâ rikka emlekü mine'ş-şehveti. "İnsanı şehvetten daha beter köle durumuna düşüren bir başka bağımlılık olamaz."

"En büyük kölelik, insanın şehvetine esir olmasıdır. En derin uyku da insanın gafil olmasıdır."

Şehvet nedir?

Şehvet, Türkçe'de "iştihâ" demek; "bir şeyi şiddetle arzulamak" demek. Yemeği arzuluyorsa ona şehvetü'l-batın derler; yani şehvet-i ta'âm derler. Yemeği çok istiyor, kıvranıyor. Ah bir şey olsa da yesem. Ağaç kabuğunu kemirecek neredeyse, o kadar açıkmış. Karnı aç, yemeğe iştihası var, bu da "şehvet" demek.

Tabi karşı cinse karşı cinsel bir arzu duyuyorsa o da şehvettir. Daha başka kuvvetli arzu varsa o da şehvettir. Mebus olmak için kıvranıyor, "Mebus olacağım." diye ölecek, deli olacak. O da "makam şehveti."

"Şehvetten daha büyük kölelik yoktur. Gafletten daha büyük uyku yoktur."

"Eğer gafletin ağırlığı olmasaydı, şehvet sana hâkim olamazdı, diş geçiremezdi."

Demek ki temelde gaflet var. Yani eğer gafletin verdiği rehavet, aldırmazlık, sezememezlik olmasaydı, şehvet sana gelemezdi. Sen gafil olmasan şehvet sana geldiği zaman onun karşısında durabilirdin, onu yenebilirdin, reddedebilirdin. Şehveti sana galip kılan gafletinin ağırlığıdır. Gafilsin de ondan şehvet sana galip geliyor. Gafil olmasan, uyanık olsan, âhireti bilsen, cehennemin şiddetini bilsen, cennetin güzelliğini bilsen o gaflette böyle duramazsın demek.

Sondan bir önceki cümle; Kâle ve kâle Ahmedü: leyse men tâlebehü'l-hakku bi-âlâihî, ke-men tâlebehü'l-hakku bi-na'mâihî.

Ahmet ibn Hadraveyh, aynı râvîden rivayet ettiğine göre buyurmuş ki." Leyse men tâlebehü'l-hakku bi âlâihî, ke-men tâlebehü'l-hakku bi-na'mâihî. "Allah'ın celle celâlühû âlâsından dolayı kulundan beklediği ve istediği ile nimetlerine daldırdığından dolayı kulundan istediği aynı değildir."

Biraz açıklayalım, açıklanmadan anlaşılmaz. Düz Arapça bilenler, bu cümlelerin hiçbirini anlayamaz. Bunlar tasavvufî şeyler, hayatın incelikleri.

Allah, kuluna sonsuz ikramlarda bulunuyor. Bu ikramların bir kısmı maddî imkânlar; sırtımız giyinik, karnımız tok, elhamdülillah sıhhatimiz yerinde, evimiz var, biraz sonra kalkacağız, gideceğiz, uyuyacağız, paramız var, işimiz var, çoluk çocuğumuz var, eşimiz var, aşımız var, elhamdülillah bunlar nimet. Allah'ın zahirî nimetleri var, bir de mânevî nimetleri var.

Allah iman vermiş, irfan vermiş, rüyasında güzel şeyler görüyor, mâneviyattan nasibi var, gönül gözü açık, vesaire. Maddî nimetler de var, mânevî nimetler de var.

Allah, bazı kullarına maddî nimetleri vermiştir, mânevî nimetleri vermemiştir. Adam zengindir; ilimden, irfandan, mâneviyattan, tasavvuftan, Allah'ın sevgili kulu olma ile ilgili taraflardan nasibi yoktur. Zengindir; Ada'da, Moda'da köşkü vardır, botu vardır, deniz kayağı yapar, sörf yapar. Uçağa biner, Avrupa'ya gider, İsviçre'de kayak yapar, Kongo'da, Angola'da aslan avına gider, cumartesi-pazar, avladığı geyiklerin kafasını keser, şöminesinin üstüne takar vesaire. Parası var ama mâneviyatı yok; mâ fî mâneviyat.

Bazılarında da mâneviyat vardır. Gönül gözü açıktır, Allah mânevî bakımdan nimet vermiştir; ilim vermiştir, irfan vermiştir, iz'an vermiştir, tatlı dillidir, hoş sohbetlidir, güzel huyludur vesaire; bu da bir nimet.

Alimler diyorlar ki, âlâ "mânevî nimetler" na'mâ da "maddî nimetler" demek. Aksini söyleyenler de var, çeşitli tarifler var. Ben, "geniş izahat bulabilir miyim" diye birkaç tefsir kitabına baktım. Büyük tefsirlere bakamadığım için Âlûsî Tefsiri'ne baktım, İbni Kesîr'in tefsirine baktım, orada istediğim şeyleri bulamadım; ama bir yerde şöyle bir bilgi yakaladım:

Maddî nimetlere na'mâ deniliyor, mânevî nimetlere âlâ deniliyor. Rahman Sûresi'nde geçiyor ya,

Bismillâhirrahmânirrahîm.

Fe-bi-eyyi âlâi Rabbikümâ tükezzibân? " (Ey insanlar ve cinler!) Rabbinizin hangi mânevî nimetlerini, lütuflarını inkar edebilirsiniz?"

Âla; fe bi-eyyi âlâi Rabbikümâ tükezzibân, işte o âlâ.

Tâlebe, yutâlibu, mutâlebeten fiili, Arapça'da "birisinden hakkını istemek" demek, "yakasına yapışıp 'bana bak, ver bakalım benim hakkımı'" demek.

Leyse men tâlebehü'l-hakku bi-âlâihî. "Allah'ın mânevî nimetler verdiği kimseden, yakasına yapışıp da, 'Ey kulum! Ben sana o kadar mânevî nimetler verdim, ne yaptın bakalım?' diye istediği şeylerle, maddî nimetlerine mazhar edip de, yakasına yapışıp da o kuldan istediği şeyler arasında fark vardır."

Birisi başka, birisi başkadır. Cenâb-ı Hakk'ın mânevî nimetlerine mazhar kıldığı kimse ve ondan beklediği şeyler ayrı bir âlem, ayrı bir sınıftır. Maddî nimetlerine mazhar kılıp da ondan istediği, başka şeylerdir. Onunla o bir olmaz.

Kısacası mânevî ikramları, Allah'ın maddî imkanları gibi olmaz. Mânevî ikramlarına erdirdiği kullardan Allah'ın istediği kulluk daha zarif, daha üstün, daha ince, daha farklıdır. Ötekiler ehl-i zâhirdir. Onlardan istediği, akılları seviyesincedir, daha başkadır.

Maddî nimetlere mazhar olmak başka, mânevî izzetlere mazhar olmak başka…

Onun için büyüklerimiz demişler ki;

Hasenetü'l-ebrâri, seyyietü'l-mukarrabîn. "Allah'ın ebrar kullarının haseneleri, mukarreb kullarının seyyieleri durumundadır."

Birisinin bittiği yerde öteki başlıyor, ötekinin seviyesi çok yüksek. Biri, gece uyursa bir şey olmaz da, öteki, bir gecesini ihya etmezse mahvolur. Biri, yatsı namazını kılıp sabah namazını kılsa tamam; öteki, geceleri yaptığı ibadetleri yapmadığı zaman hesaba çekilir.

"Ey kulum! Ne kusur gördün benim gece ibadetimde, zikrimde, murakabemde de, bunu bıraktın?" diye ceza olur.

Allah, rahmetinden tard eder. Sabah, camiye kabul etmez, namaza kaldırtmaz, Allah affetsin. İkisi bir olmaz.

O halde ne lazım?

Maddî nimetlerin de şükrünü eda etmek için karınca kararınca, elden geldiğince Allah'a güzel kulluk etmeye çalışmak lazım. Zekâtını vermeye çalışmak lazım, sadakasını vermek lazım.

Mânevî nimetlere mazhar olunca da onun gereği olan ârifâne davranışları yapmak lazım.

Sen ârifsin; bu sana yakışmaz.

"Falanca niye böyle yapıyor?"

O avam. Avamla havassın hâli aynı olur mu?

Sen ârifler zümresinde iken bu sana hiç yakışmadı. Öteki tamam, Allah onu affeder, seni etmez. Çünkü senin irfanın daha yüksekti, ufkun daha genişti.

"Herkesin durumuna göre Allah'ın ondan beklediği, yakasına yapışıp da istediği" demek. Sonra "Niye bunu yapmadın?" diye yakasından sarsacak.

Lâ tuâhiznâ in nesînâ ev ahta'nâ. "(Yâ Rabbi!) Unutursak ya da hata edersek bizi muaheze etme, yakamıza yapışma, yakamızdan sarsma."

"Yâ Rabbi! Bağışla Yâ Rabbi!" demekten başka bir çaremiz kalmıyor. Ve hem de lütfunu ihsan etsin, mânevî nimetlerine gark etsin, kusurlarımızı affetsin, kendisine ârifâne, edîbâne, zarîfâne, kâmilâne güzel kulluk etmeyi cümlemize nasip ve müyesser eylesin.

Sonuncu cümle;

Kâle ve süile Ahmedü. "Ahmet b. Hadraveyh'e soruldu." diye bu râviler rivayet ediyorlar.

Eyyü'l-a'mâli efdal? "Yapılan ibadetlerin, taatlerin, a'mâl-i hayrâtın hangisi daha üstündür?"diye sormuşlar.

Namaz kılıyoruz, oruç tutuyoruz, sadaka veriyoruz, nafile hacca gidiyoruz, umre yapıyoruz, cami yaptırıyoruz, şadırvan yaptırıyoruz, Kur'an Kursu yaptırıyoruz, Bosna Hersek'e yardım veriyoruz; hangisi daha iyi?

Eyyü'l-a'mâli efdal? "Amellerin hangisi daha faziletli?" diye sormuşlar.

Bir cevap vermiş, okuyalım:

Kâle riâyeti's-sırrı ani'l-iltifâti ilâ şey'in siva'llâhi teâlâ.

Yavaş yavaş izah edelim:

Riayeti's-sırrı. "Sırrı korumak."

Nereden?

Ani'l-iltifâti. "Yönelmekten."

Nereye?

İlâ şey'in siva'llâhi teâlâ.

"En faziletli amel; sırrını, Allah'tan gayrıya, mâsivâya yönelmekten korumaktır."

Buradaki sır, cem'i esrâr olan sır değildir. Sırrın birkaç mânası var. Türkçe'de "çanağın sırrı" da diyoruz, değil mi? "Sırrı çıktı." diyoruz. Sır tek mânada değil.

Sırrın bir mânası, "gizli şey" demek; cem'i esrâr geliyor. Esrâr-ı ilâhiyye "İlahî sırlar." Veyahut esrârü's-salâh, esrârü'l-hac. "Namazın sırları, haccın sırları." Esrârü'l-kulûb. "Kalplerin sırları" ve sair diyoruz.

Bir de sır denilen insanın bir latîfe-i Rabbâniyesi var. İnsanın nefsi var, gördük. Nefs-i emmâre düzelirse, nefs-i mutmainne oluyor. Ruhu var; onu da gördük, az önce anlattık.

Demek bir nefis var, bir ruh var. Sonra bir de sır var, hafî var, ahfâ var. İnsanın mânevî şahsiyetinin içinde çeşitli varlıklar var. Onlardan birisi de sır'dır.

Nakşî meşayihi demişler ki;

"Sırrın makamı, kalbin iki parmak kadar üstünde bulunan sol memenin iki parmak kadar üstüdür." demişler.

"Kalbin yeri, sol memenin iki parmak altı; sırrın yeri, sol memenin iki parmak üstüdür." demişler.

Tabi Muhyiddin ibn Arâbî hazretlerinin Fütuhât'ında ve diğer tasavvufî eserlerde, bu hususlarda çeşitli bilgiler var.

Demek ki sır; "insanın ruhunun derinliğindeki bir tabaka, yani bir latîfe-i Rabbâniye" demek. "İnsanın ruhu" demek; ama "ruhunun dış görünüşü değil, içindeki bir mertebesi, kademesi" demek oluyor.

İnsan, değil ruhunun dış tabakasını, o ruhun derinliğini, içini, kalbinin derin tabakalarını bile koruyacak.

"Biraz iyi anlaşılsın." diye diyelim ki insanın bir şuuru var, bir alt şuuru var. "Şuur" diyoruz, "alt şuur" diyoruz.

Psikoloji ilminde; "Alt şuurumuz, uyuduğumuz zaman rüya şeklinde üste çıkıyor." deniliyor.

İnsanın bir ruhu var, bir de sırrı var; ruhunun daha derin yeri. İşte insan, bu derin yerine; kalbinin, ruhunun daha aşağısında, daha derininde olan şahsiyetinin mânevî latîfe-i Rabbâniyesi'ne riayet edecek; onu kollayacak, gözetleyecek, muhafaza edecek.

Nereden?

Allah'tan başka bir şeye yönelmekten…

Çünkü insanın sırrı, Allahu Teâlâ hazretlerinin mârifetinin mahallidir. Oranın mârifetullahla dolması lazım. O, Allah'a yönelmeli, Allah ile meşgul olmalı, Allah'ı bilmeye, mârifetullaha ermeye çalışmalıdır. Ondan başka bir şeye dönerse yakışık almaz. İşte en büyük ibadet odur.

Kabaca, ana hatları ile söylemek gerekirse; "İnsanın içini, kalbini, kalbinin derinliğini Allah'tan gayrı şeylerle meşgul etmekten korumasıdır en faziletli ibadet."

Peygamber Efendimiz'e; "efdalü'l-a'mâl nedir?" diye sormuşlar.

Onun bu hususta çeşitli cevapları var. Cevaplar muhtelif. Cevapların muhtelif olmasının sebebi, muhatabın muhtelif olmasından, muhatabın şânına ve derecesine göre cevap vermesindendir.

Tabi bu da büyük bir soru ki soruyu soran da sıradan bir insan değil. O da sûfî.

"En faziletli amel nedir?" diyor; "Namaz mı kılayım, oruç mu tutayım, şöyle mi yapayım, böyle mi yapayım, tesbih mi çekeyim?" veya "Lâ ilâhe illallah mı çekeyim, Allah mı diyeyim, Yâ Hayy u Yâ Kayyûm mu diyeyim?" gibi bir şey.

O diyor ki;

"Sen gönlünün derinliklerini, kalbinin ta en gizli noktalarını, sırrını, başkasına bağlanmaktan, başkası ile meşgul olmaktan koru. Allah'tan gayrı ile, mâsivallahla meşgul olma. Sen Allah ile meşgul ol. Orada sırf Allah olsun. Orası sırf Allahu Teâlâ hazretleri ile meşgul olsun. En faziletli amel budur." demiş oluyor.

Tabi öyledir. Onun için büyüklerimiz demişlerdir ki;

Şemmetün min mârifeti'llah. "İrfandan, mârifetullahtan bir kokulanmak." Hayrün mine'd-dünyâ ve mâ fîhâ. "Dünyadan da, dünyanın içindeki her şeyden de daha hayırlıdır."

İnsan Allah'ı biliyor mu, ârif mi, ârif-i billah mı, Allah'ı seven bir kul mu, velî bir kul mu, irfan sahibi mi? Ondan birazcık nasibi varsa bir koklama bile -hani esrarı kokluyorlarmış da saatlerce mest oluyorlarmış-

Şemmetün min mârifetillah.

Büyüklerimiz; "Allah'ın mârifetullahından, irfanından bir koklama, dünyanın içindeki her türlü zenginlikten daha hayırlıdır." buyurmuş.

Mârifetullah, hayatın gayesidir. İnsanlar mârifetullaha erecek, ârif kul olacak. Hayat bu, hayattaki işi bu…

Hayatta gaye; mühendis olmak, doktor olmak, siyasetçi olmak, profesör olmak, zengin olmak değil. Hepsinin umumî gayesi Allah'ı bilmektir. Mesleği ne olursa olsun bütün insanların ana gayesi, Allah'ı bilmektir.

Ve mâ halaktü'l-cinne ve'l-inse illâ li-ya'büdûn.

Allah'ı bilecek. Onun için "azıcık bir mârifetullah demek; hayatın gayesini anlamak, yapması gereken işi yapmak" demektir, iyi. Ama mârifetullahı yoksa, kaba saba ise, arif değilse, yobazsa, cahilse, mâneviyattan nasipsizse, irfanı yoksa, kuru ise, hamsa, -bunlar hep bu tabirleri kullanıyorlar- o zaman kıymeti yok.

Allah bizi irfan sahibi kullarından eylesin, bize mârifetullahı ihsan eylesin. Bizleri ârif kullar eylesin. Tabii irfanın gereği olan işleri de yaparak yaşamayı nasip eylesin. Ârifâne yaşamayı, ârifâne ibadet etmeyi, huzuruna sevdiği, razı olduğu kul olarak varmayı, cenneti ile cemali ile müşerref olmayı nasip eylesin.

Allah-u Teâla Hazretleri cümlenizden razı olsun. Cümlenizi Peygamber Efendimiz'in sevgisine, şefaatine, iltifatına nail eylesin. Peygamber Efendimiz'in has ümmeti olmanızı nasip eylesin. Dünya ve ahiretin her türlü tehlikelerinden koruyup, dünya ve ahiretin her türlü hayırlarına erdirdiği kullarından eylesin. Firdevsi Âlâda Peygamber-i Zişan’ımıza cümlenizi komşu eylesin. Cennet nimetleriyle mütena'ım eylesin.

Diğer Kayıtlar
Başlık Eklenme Tarihi Paylaş Oku Ekle Süre Beğen
playlist play 01.04.1995 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 21 playlist like
playlist play 01.04.1995 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 34 playlist like
playlist play 01.05.1993 - Bayezid-i Bistami A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 01.05.1993 - Bayezid-i Bistami B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 01.06.1996 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 39 playlist like
playlist play 01.08.1992 - Seriyy es Sakati A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 21 playlist like
playlist play 01.08.1992 - Seriyy es Sakati B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 01.10.1994 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 18 playlist like
playlist play 02.05.1992 - İbrahim bin Edhem A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
playlist play 02.05.1992 - İbrahim bin Edhem B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 02.07.1994 - Ebu Hafs el-Haddad A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 30 playlist like
playlist play 02.07.1994 - Ebu Hafs el-Haddad B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
playlist play 02.12.1991 - Fudayl Bin İyad A 25.10.2019 playlist oku playlist ekle 41 playlist like
playlist play 02.12.1991 - Fudayl Bin İyad B 25.10.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 03.06.1995 - Abdullah b. Hubeykini’l Antaki A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 30 playlist like
playlist play 03.06.1995 - Abdullah b. Hubeykini’l Antaki B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 31 playlist like
playlist play 03.07.1993 - Ebu Süleyman ed-Darani A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 03.07.1993 - Ebu Süleyman ed-Darani B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 03.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 03.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 04.07.1992 - Bişr-i Hâfî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 04.07.1992 - Bişr-i Hâfî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 31 playlist like
playlist play 04.12.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 05.08.1995 - Ebû Türab en-Nahşebî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 05.08.1995 - Ebû Türab en-Nahşebî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 05.10.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 05.11.1994 - Mansur b. Ammar Ebus Serîi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 30 playlist like
playlist play 05.11.1994 - Mansur b. Ammar Ebus Serîi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 05.12.1992 - Haris el-Muhasibi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 31 playlist like
playlist play 05.12.1992 - Haris el-Muhasibi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 06.07.1996 - Cüneydi Bağdadi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 06.07.1996 - Cüneydi Bağdadi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 07.05.1994 - Ebu Hafs el-Haddad A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 07.05.1994 - Ebu Hafs el-Haddad B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 07.08.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 07.08.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 07.10.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 07.10.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 31 playlist like
playlist play 08.05.1993 - Bayezid-i Bistami A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 20 playlist like
playlist play 08.05.1993 - Bayezid-i Bistami B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
playlist play 08.06.1996 - Cüneydi Bağdadi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 36 playlist like
playlist play 08.06.1996 - Cüneydi Bağdadi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 08.07.1995 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 12 playlist like
playlist play 08.07.1995 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 21 playlist like
playlist play 09.01.1993 - Haris el-Muhasibi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 09.01.1993 - Haris el-Muhasibi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
playlist play 09.05.1992 - İbrahim bin Edhem A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 46 playlist like
playlist play 09.05.1992 - İbrahim bin Edhem B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 31 playlist like
playlist play 09.07.1994 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 20 playlist like
playlist play 09.07.1994 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 09.12.1991 - Fudayl Bin İyad A 25.10.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 09.12.1991 - Fudayl Bin İyad B 25.10.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 10.04.1993 - Şakik-ı Belhi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 10.04.1993 - Şakik-ı Belhi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 19 playlist like
playlist play 10.05.1996 - Ebu Osman el Hiri A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 21 playlist like
playlist play 10.05.1996 - Ebu Osman el Hiri B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 10.07.1993 - Ebu Süleyman ed-Darani A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 10.07.1993 - Ebu Süleyman ed-Darani B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 31 playlist like
playlist play 10.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 35 playlist like
playlist play 10.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 38 playlist like
playlist play 10.09.1994 - Hamdûn el-Kassâr A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 35 playlist like
playlist play 10.09.1994 - Hamdûn el-Kassâr B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 10.10.1992 - Seriyy es Sakati A 05.11.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 10.10.1992 - Seriyy es Sakati B 05.11.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 10.12.1994 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 35 playlist like
playlist play 10.12.1994 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 11.01.1992 - Zünnûn-ı Mısrî A 22.10.2021 playlist oku playlist ekle 35 playlist like
playlist play 11.01.1992 - Zünnûn-ı Mısrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 11.06.1994 - Ebu Hafs el-Haddad A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 11.06.1994 - Ebu Hafs el-Haddad B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 19 playlist like
playlist play 11.12.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 11.12.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 31 playlist like
playlist play 12.06.1993 - Bayezid-i Bistami A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 12.06.1993 - Bayezid-i Bistami B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 19 playlist like
playlist play 12.10.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 12.10.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 30 playlist like
playlist play 13.07.1996 - Cüneydi Bağdadi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 37 playlist like
playlist play 13.07.1996 - Cüneydi Bağdadi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 14.09.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
playlist play 14.09.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 15.04.1995 - Abdullah b. Hubeykini’l Antaki A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 15.04.1995 - Abdullah b. Hubeykini’l Antaki B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 15.05.1993 - Bayezid-i Bistami A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 15.05.1993 - Bayezid-i Bistami B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 15.06.1996 - Cüneydi Bağdadi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 15.06.1996 - Cüneydi Bağdadi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 15.10.1994 - Hamdûn el-Kassâr A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 15.10.1994 - Hamdûn el-Kassâr B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 16.04.1994 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 16.04.1994 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 16 playlist like
playlist play 16.12.1991 - Fudayl Bin İyad A 25.10.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 16.12.1991 - Fudayl Bin İyad B 25.10.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 16.12.1995 - Cüneyd-i Bagdadi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 30 playlist like
playlist play 16.12.1995 - Cüneyd-i Bagdadi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 17.07.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 34 playlist like
playlist play 17.07.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 17.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî A 26.07.2021 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 17.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî B 04.05.2023 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 17.10.1992 - Seriyy es Sakati A 05.11.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 17.10.1992 - Seriyy es Sakati B 05.11.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 18.01.1992 - Zünnûn-ı Mısrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 18.01.1992 - Zünnûn-ı Mısrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 18.04.1992 - İbrahim bin Edhem A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 18.04.1992 - İbrahim bin Edhem B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 19.03.1994 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 19.03.1994 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
playlist play 19.10.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 30 playlist like
playlist play 19.10.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 20.07.1996 - Cüneydi Bağdadi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 37 playlist like
playlist play 20.07.1996 - Cüneydi Bağdadi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 33 playlist like
playlist play 20.11.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 20.11.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 21.01.1995 - Ahmed b. Asımini’l-Antaki A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 21.01.1995 - Ahmed b. Asımini’l-Antaki B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 16 playlist like
playlist play 21.02.1992 - Seriyy es-Sakatî A 10.07.2020 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 21.02.1992 - Seriyy es-Sakatî B 10.07.2020 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
playlist play 21.08.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 21.08.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 21.09.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 21.09.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî B 20.08.2021 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 21.11.1992 - Seriyy es Sakati A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 30 playlist like
playlist play 21.11.1992 - Seriyy es Sakati B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 22.06.1996 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 38 playlist like
playlist play 22.06.1996 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 41 playlist like
playlist play 22.10.1994 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 45 playlist like
playlist play 23.01.1993 - Şakik-ı Belhi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 35 playlist like
playlist play 23.01.1993 - Şakik-ı Belhi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 23.04.1994 - Yahya b. Muaz er-Razi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 23.04.1994 - Yahya b. Muaz er-Razi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 23.09.1995 - Cüneyd-i Bağdadi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 23.09.1995 - Cüneyd-i Bağdadi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 18 playlist like
playlist play 23.10.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 23.10.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 24.06.1995 - Ebû Türab en-Nahşebî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 34 playlist like
playlist play 24.06.1995 - Ebû Türab en-Nahşebî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 30 playlist like
playlist play 24.07.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 24.07.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 31 playlist like
playlist play 24.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 24.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 24.10.1992 - Seriyy es Sakati A 05.11.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 24.10.1992 - Seriyy es Sakati B 02.10.2020 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 24.12.1992 - Haris el-Muhasibi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 21 playlist like
playlist play 24.12.1992 - Haris el-Muhasibi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 25.03.1995 - Ahmed b. Asımini’l-Antaki A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 20 playlist like
playlist play 25.03.1995 - Ahmed b. Asımini’l-Antaki B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
playlist play 25.06.1994 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 34 playlist like
playlist play 25.07.1992 - Bişr-i Hâfî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 27 playlist like
playlist play 25.07.1992 - Bişr-i Hâfî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 26.06.1993 - Ebu Süleyman ed-Darani A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 26.06.1993 - Ebu Süleyman ed-Darani B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 20 playlist like
playlist play 26.10.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 38 playlist like
playlist play 26.10.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 18 playlist like
playlist play 27.03.1993 - Şakik-ı Belhi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 27.03.1993 - Şakik-ı Belhi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 27.05.1995 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
playlist play 27.05.1995 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 31 playlist like
playlist play 27.11.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 27.11.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 29 playlist like
playlist play 28.08.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 24 playlist like
playlist play 28.08.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 21 playlist like
playlist play 28.09.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 26 playlist like
playlist play 28.09.1996 - Ebû Osmân el-Hîrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 32 playlist like
playlist play 28.11.1992 - Haris el-Muhasibi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 28.11.1992 - Haris el-Muhasibi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 23 playlist like
playlist play 28.12.1991 - Zünnûn-ı Mısrî A 25.10.2019 playlist oku playlist ekle 33 playlist like
playlist play 28.12.1991 - Zünnûn-ı Mısrî B 25.10.2019 playlist oku playlist ekle 43 playlist like
playlist play 29.06.1996 - Cüneydi Bağdadi A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 37 playlist like
playlist play 29.06.1996 - Cüneydi Bağdadi B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 22 playlist like
playlist play 30.09.1995 - Tasavvufta Emek ve Terbiye A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 45 playlist like
playlist play 30.09.1995 - Tasavvufta Emek ve Terbiye B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 20 playlist like
playlist play 31.07.1993 - A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 30 playlist like
playlist play 31.07.1993 - B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 28 playlist like
playlist play 31.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî A 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 21 playlist like
playlist play 31.08.1996 - Ebû Hüseyin en-Nûrî B 09.12.2019 playlist oku playlist ekle 25 playlist like
Kabe
Canlı Yayın
Şuan Canlı Yayın
Hadisler Deryası
AKRA CANLI
 / 
Canlı Yayın close icon
AKRA CANLI
Hadisler Deryası
Hadisler Deryası Add Icon volume up
 / 
Canlı Yayın
fast rewind
fast forward
Playlist
Bu özelliği kullanabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir
  
Fikrini Paylaş
TAAHHÜTNAME

Hazırlamış olduğum ve sitenize gönderdiğim/ teslim ettiğim, tamamen orjinal ve bana ait olan, projemin/görüntü veya kaydımın, AKRA MEDİA tarafından kendisine ait kablolu/karasal/uydu, şifreli/şifresiz, free/paralı TV, video, DVD, VCD,VHS ,radyo, kaset, sinema ve sair mevcut yada ortaya çıkacak her türlü İşaret, ses ve /veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkı ve tüm internet siteleri ve sosyal medya platformlarında yayınlamasına, çoğaltma hakkı, yayma hakkı, işleme hakkı ve temsil hakkının kullanılmasına süresiz olarak müsaade ediyorum.

Projemin/görüntü veya kaydımın, bant, CD, VCD, DVD, GSM, MP3 Player, dijital kayıt vb. tüm yollarla kayıt, çoğaltma ve dağıtım haklarını, bilişim veya iletişim ortamında görüntülenmesini, iletilmesini, okunmasını, izlenmesini, dinlenmesini vb. interaktif veya normal CD, VCD, DVD, GSM, MP3 Player vb. şekilde basılarak veya ses kayıtlarının metin haline getirilip kitap olarak piyasaya sunulmasını sağlayacak her türlü materyal üzerine kaydı ile çoğaltılması, kullanılması, işlenmesi, yeniden ve genişletilmiş şekilde sesli, yazılı ya da görüntülü yayın haklarını, bu suretle de çoğaltılarak kullanılması, dağıtılması, pazarlanması vb. fikri, mali ve manevi haklarımın tamamını, programda gerekli görülen değişiklikleri yapma haklarımı bila bedel olacak şekilde, AKRA.MEDİA sitesine ve bu site'nin yetkilisi ve sahiplerine devir ve temlik ettiğimi, beyan, kabul ve taahhüt ederim.

Şehir Seçin
Close