Ahmed Ziyâüddîn Gümüşhânevî Hazretleri şeriat, tarikat, hakikat ve ma’rifetin on makamını, “usûl-i ‘aşere” prensibi içerisinde şöyle izah etmektedir:
Tarikattan olan on makam:
1.Tevbe ve inâbe ile bir şeyh-i kâmilden el almak, teslimiyet ve inkiyad.
2.Müridlik ve şeyhliğin şartlarını bilip, itirazı terkederek, sohbet ve hizmete devam etmek.
3.Havf ve reca arasında doğruluk, ihlas ve tevekkül duygusu ile muahedeye riayet etmek, irade ve maksadda müstakim olmak.
4.Kişiyi boşuna övünmeye sevkeden süs ve debdebeyi terketmek ve temizliğe dikkat göstermek.
5.Sıhhat ve tefekkür ile vukûf-ı kalbî, zikr-i dâimî ve rabıtaya devam etmek.
6.Nefs ve şehveti kırarak, ahlakı güzelleştirmek, çok ibadet ve taatle Allah’a yaklaşmaya çalışmak.
7.Rahat ve huzur veren şeylerden uzak bulunarak, seyr-ü sülûk ve uzleti ihtiyar etmek.
8.Nefs, şeytan, heva ve havatırı yok etmeğe gayret göstermek.
9.Tevazu, şükür ve kanaata sahip olmak.
10.Murâkabe, muhâsebe, muâyene, tefekkür ve basîreti elde etmek.
Ahmed Ziyâüddîn Gümüşhânevî Hazretleri vefatından önce şöyle vasiyet etmiştir:
"En az on kişi bir araya gelindi mi, akşam ve sabah Hatme-i Hâce icra edilmeli, mümkünse Kur’ân’ın tamamı, üç de biri okunmalı cüz yok ise hatimsiz toplu zikir yapılmalıdır. Tazarru ve niyazı elden bırakmamalıdır."
"Yiyecek ve içecekleri helalinden, huzur, râbıta ve sünnetlerine göre yemeye dikkat etmelidir."
"Belde ahalisine, ana-babaya, sair dostlara hased ve nizâ edilmemelidir. Çünkü tasavvufun ilk başlangıcı, mahlukâtı incitmekten sakınmaktır."
"Günlük vird ve zikirleri, aynen yerine getirerek, bilhassa mübarek gün ve geceleri ihyâya gayret etmelidir."
"Tarikat ehli olan kimse, def’i kabz için evliyâ kabirlerini ziyaret etmeli, üstadının sohbet ve ziyaretine devam etmelidir. Çok zikir ve muhabbet üzere râbıtaya devam etmeli, tasavvuf kitaplarını okumalıdır."
"Uyku ve fetreti uzaklaştırmak için, önce zikir mahallini değiştirmeli, râbıta kurup, üstâdına mektup yazmak suretiyle istiâze ederek, zikirde fütûrun giderilmesine çalışılmalıdır."
"Musâfaha, cemaat, sabır, şükür ve kanaate devamla, vakitlerin, şehirlerin ve mahlûkatın ihyasına çalışılmalı, ibadetlerde sabr-u sebât gösterilmelidir."
Ahmed Ziyâüddîn Gümüşhânevî Hazretleri şunları buyurmuştur:
"Muhabbetin dört çeşidi vardır: Allah’ı sevmek, Allah’ın sevdiklerini sevmek, Allah için sevmek, Allah’la beraber sevebilmek."
"Aşk, bütün his, irâde ve düşüncelerden sıyrılarak yalnız Allah’a büyük bir iştiyakla yönelmek; mal, evlad, dünya ve her türlü alakadan koparak, Hâlık’a hasret duymaktır.
"Günahlardan kurtuluşun en süratli yolu, muhabbetullah ve cemalullah’a aşk ve şevk ile bağlanmalıdır. Bu ise çok ibadet etmek, istiğfar etmek, ölümü ve cehennem ateşini çok düşünmek, gecelerini ibadetle ihyâ etmek, mahlukâta şefkat göstermek, hüsn-i zan beslemek, şehvet, kin ve kötü fikirlere karşı sabretmekle elde edilir."
Ahmed Ziyâüddîn Gümüşhânevî Hazretleri yine şunları buyurmuşlardır:
"Sağa-sola bakmak nasıl kalbin gücünü parçalayıp zayıflatıyorsa, gözleri kapamak da, aksine kuvvet ve ferahlık verir.
"Kim ki gözünü haramdan sakınır, nefsini şehvetten korur, bâtınını murâkabe ile ma’mûr hale getirir ve helal rızıkla beslenirse, firasetinde yanılmaz. Fakat firaset, bedende nefsin hakimiyeti ile değil, Cenâb-ı Hakk’ın nuru ile bakabilme hassasını kazanmakla elde edilen bir haslettir."
"Tarikatların muhtelif prensipleri, usulleri vardır. Ama bütün tarikatlarda müşterek olan husus, temel esas hizmettir. İnsan hizmet ettikçe himmete mazhar olur, izzet bulur ve saâdet-i dâreyne erer."