Muhyiddin-i Arabi Hazretleri etrafındaki insanlara riyazatı tavsiye ederek şunları söylerdi:
"Az ye, az uyu, öz konuş, yararlı iş işle. Herkesi dinle, sana faydalı olanları al ve kendinde hapsetmeden ölçülü olarak dağıtmaya yönel."
"Her halinde iyi niyetli olmaya gayret et. İbadetin başı, niyettir."
"Allah" ismi şerifine devam et. Başından elifi kaldırırsan, 'lillah' kalır. Yine Allah'ın ismindendir. İkinci lam'ı kaldırırsan 'Hu' kalır ki, o da Allah'ın ismindendir. Başka hiçbir kelimede bu özellik yoktur."
"Abdest alırken suyu fazla harcama. Her konuda israftan kaçın, ölçülü ol.
Yedi büyük günahtan sakın: Allah'a eş koşmaktan, isim peşine düşerek yaşamaktan, nefse zulümden, yetim malı yemekten, hak edilmemiş para yemekten, as¬kerden kaçmaktan, insanlara kötü söz söylemekten, zan ve sanılarda bulunmaktan."
"Falcılara ve büyücülere gitme. Kendin de böyle işlerle uğraşma. Kazanmağa kudretin varken, sadaka alma. Her an Allah'ın verdiklerine şükret."
Muhyiddin-i Arabi Hazretleri tavsiyelerine devam ederek şunları söylemiştir:
"Hürmetler karşılıklıdır. Sabırla öfkesini yutanın kalbine emniyet ve imanın dolacağını da unutma."
"İhtiyacı olanların yardımına karşılık beklemeden koş."
"İnsanları hayırlı işlere teşvik edenler sevaba ortak olurlar."
"Borcuna sadık ol. Sözünden dönme ve yerine getiremeyeceğin vaatlerde asla bulunma."
"Vasiyetlerin en faydalısı ve en doğrusu, Kur'an vasiyetidir. Kur'an'ı oku, öğren, öğret."
Muhyiddin-i Arabi Hazretleri hesap günü hakkında şunları söylemiştir:
"Hesap günü, ahiretteki hesap günü olmakla beraber, dünyada nefslerini hesaba çekmeyenler için de geçerlidir. "Hesaba çekilmezden önce kendinizi hesaba çekin" diye emir vardır.
Dünyada da cezalar vardır. Bunlar, insanları tevbe ve düşünceye yönelttiği için faydalıdır. Tevbe Suresi 102. ayetinde, günahlarını itiraf edenlerin affedilecekleri belirtilir: "Savaştan geri kalanların bir kısmı da, suçlarını itiraf ettiler. Onlar iyi işi kötüyle karıştırmışlardı. Allah'ın onların tevbesini kabul etmesi umulur; çünkü O bağış-layandır, merhamet edendir."
Muhyiddin-i Arabi Hz. yine şunları söylemiştir:
"Kusurları örtenlerden ol; Allah yardımcın olur. Akraba ve komşularına iyi¬lik et; Müslüman olursun. Dostlarına iyilik et; mümin olursun. Allah'ın farz kıldığı ibadetleri yap; abid (ibadet eden) olursun. Allah'ın taksimine razı ol; zahid (tam imanlı) olursun."
"Sana sunulan maddi, manevi değerlerde cimrilik yapma, ölçülü dağıt."
"Neyi arzuluyorsan, arzu ettiğini önce kendin yap. örneğin: Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi öğren. Kazanmak istiyorsan, önce çalış. Hürmet görmek istiyorsan, Önce hürmet et."