İlke ve Değerlerinden Ödün Vermeden
Özgür Yayın Platformu Olarak Kalsın Diye
Akşam20:14 Yatsı21:50 İmsak04:03 Güneş05:45 İşrak06:27 Öğle13:06 İkindi16:59
Hava - Hava durumuAçık 20°C Nem %70
Türkçe
29 Şevval 1445 8 Mayıs 2024 Çarşamba
29 Şevval 1445
İkindi
16:59
Akşam
20:14
Yatsı
21:50
İmsak
04:03
Güneş
05:45
İşrak
06:27
Öğle
13:06
Giriş Yap

Anadolu Geleneklerinde Beşik Alayı

27.04.2024    |

Anadolu’nun kültür aktarımı alışkanlıklarından biri, değerleri törenler vasıtasıyla aktarması, öğretmesi ve korumasıdır. “Alay” adını en çok duyduğumuz törenlerdendir.  

Alaylar arasında en geniş yeri aileye yeni bir ferdin katılması için düzenlenenler alır. Beşik alayı henüz dünyaya gelmiş kız veya erkek çocuğun gelişini kutlamak, eşe dosta duyurmak için olsa da esasında aileye ve topluma katılan yeni bireyin ehemmiyetini de anlatması bakımından önemlidir. Anadolu'da bebeğin ailesinin imkânlarına göre çeşitlenen törenlerle dünyaya gelişi kutlanır.

Beşik alayı, ilk çocuğunu dünyaya getiren lohusalara mahsus bir törendir. Zarafet ve titizlikle, nezih kurallar çerçevesinde yapılması özellikle büyük konaklarda önem verilen hususlardandır.

Beşik alayında kullanılacak olan beşik, bebeğin gelişinden önce itina ile hazırlanır. Beşi­ğin her tarafı fes rengi, mavi ya da lacivert kadife ile kaplanır, sırma şeritlerle süslenir. Kadifenin rengi hiçbir zaman yeşil ve al olmaz. Beşiğin iki yanı ile baş ve ayak uçları gümüşten yapılmış küçüklü, büyüklü kabartma çiçeklerle süslenir ayrıca baş ve ayak ucuna yapma çiçekler takılır. Bardak denilen ve çocuğu sarmaya yarayan beşik atkıları telli istufe tabir edilen kumaştan ve sırma şeritlerden imal edilir. Bebeğin yatağı, yastıkları, yorganı yeşil dışında herhangi bir renkte ve ailenin mali gücüne göre kıymetli kumaşlardan hazırlanır. Yorganın üzeri sırma tel ipek ve gümüş pullarla kaplıdır.

Beşik alayının yapılacağı gece yakın akrabalar, yakınlar haberciler gönderilerek davet edilirler. 

O gün ikindi vaktinden sonra davetliler gelmeye başlayınca nezâketle karşılanır, odalara alınarak şerbet ikram olunur. Daha sonra lohusa hanımı ziyaret ederler, lohusanın sıkılıp al basmasını önlemek için odaya ikişer-üçer girer, iki-üç dakika kadar oturup kalkarlar.

O gün misafirler yüzükten başka mücevher takmazlar. Lohusa hanımı rahatsız etmemek için koku da sürünmezler. Bu sırada bir taraftan sofralar kurulmaya ve konağın her tarafında bulunan mumlar, askılı kandiller ve sofalardaki büyük küçük avizeler yakılmaya başlanır.

Akşam ezanından bir saat önce misafir hanımlar yemek odalarına davet edilmeye başlanır. Yemeğe davet eden görevliler misafirlerin odalarına girer, kapının yanında durup herkesi temenna ile selamlarlar. Bu hareket "yemeğe buyurun" anlamına gelir. Sözle yemeğe davet çok ayıp sayılır. Edep ve sükunetle, telaşsız ve gürültüsüz davet edilirler.

Hanımlar da kendi aralarında teşrifat usullerine göre yine gürültüsüz ve nezaketle birbirlerine önden çıkmalarını teklif ederek yemek odasına girerler. Baş sofrada hane sahibesi hanım, misafirleriyle beraber bulunur. Orada hazırlanmış kıymetli leğen ve ibriklerle eller yıkanır, sırma başlı havlularla eller silinir, sonra yemeğe oturulur. Yemekler yendikten ve tekrar eller yıkandıktan sonra yine teşrifat usullerine uyularak odalara dönülür. Bu sefer yemek üzerine şerbet değil kahveler ikram edilir.

Daha sonra misafirler beşik alayının yapılacağı büyük sofaya gelirler. Beşiği getirecek hanımlar, ön eteklerinin sağ tarafındaki ucunu bellerindeki kuşağa sokmuş ve beyaz ipekli uzunca bir tülün bir ucunu iğne ile tepelerine iliştirmiş, diğer ucunu arkalarına doğ­ru salıvermiş ve bir şalı da kuşak gibi omuzlarına çapraz bağ­lamış olarak beşiğin bulunduğu odaya girerler. Ayak tarafı önde bulunmak üzere, beşiği büyük bir itina ile tutup kaldırırlar. Beşiğin iki tarafına da çengilerden ikişer hanım geçer. Beşiği gayet ağır bir yürüyüşle sofaya taşır ve ortaya koyarlar. Bir süre sonra kolbaşı hanım biraz ortaya gelerek orada hazır bulunanlara şu manzumeyi okumaya başlar.

Beyim (yahut kız ise hanım) bunda sallanacak

Yanakları allanacak

Ağzı tadı ballanacak

Eyleyelim böyle dua

 

Bize şerefler verecek

Daim safalar sürecek

Kendi de evlad görecek

Eyleyelim böyle dua

 

Mürüvvetin görsün peder

Görmesin validen keder

Herkes temenniler eder

Eyleyelim böyle dua

 

Her dem bula şan-u şeref

Versin Hudâ hayrü’l-halef

Ömründe etmesin esef

Eyleyelim böyle dua

 

Mesrûr olup her dem gülsün

Sıhhat ile zaman sürsün

Valideyni bunu görsün

Eyleyelim böyle dua
 

Manzume okunduktan sonra beşiği tekrar alır, defler çalınarak türküler söylenerek yavaş bir yürüyüşle doğruca lohusa hanımın odasına gidilir. Hepsi hanımı tebrik eder. Beşiğin üzerinde bulunan yorganını ayak ucuna toplarlar. Lohusa hanımın validesi daha içine çocuk konmadan önce çocuğun “Rızkı bol olsun!” niyetiyle beşiğin içine birkaç altın atar, bu altınlar ebe hanıma verilir. Beşik alayı da böylece son bulur.

Misafirlerden evleri yakın olanlar döner, uzaktan gelmiş olanlar ise konakta ağırlanırlar. Kendileri için hazırlanmış olan odalarında gecelerler, kahvaltı sonrası kahve içilir ve misafirler yola çıkmak için izin isterler. Misafirler giderlerken konağın hanımı ile yardımcıları rahatsız olmuşlarsa bağışlanmalarını temenni ederler. Misafir hanımlar ise hizmette bulunanlara birer mendil içine bağlanmış bahşişlerini takdim ederler, lohusa hanıma selamlar bırakarak giderler.

Bir pazartesi günü çocuğun Besmele ile tırnakları kesilir. Sonra çocuğun eli para kesesine sokturulur, alabildiği kadar para dadısına, sütninesi varsa ona, onlar yoksa fakirlere sadaka olarak ikram edilir.

Cömertler arasında başlayan hayat Anadolu’da böyle cömertçe yaşanır ve öylece sona ererdi.

­

 

Kabe
Canlı Yayın
Şuan canlı Yayın
Bir Mucit Bir İcat
AKRA CANLI
 / 
close icon close icon
AKRA CANLI
Bir Mucit Bir İcat
Bir Mucit Bir İcat Add Icon volume up
 / 
Canlı Yayın
fast rewind
fast forward
Playlist
Bu özelliği kullanabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir
  
Fikrini Paylaş
TAAHHÜTNAME

Hazırlamış olduğum ve sitenize gönderdiğim/ teslim ettiğim, tamamen orjinal ve bana ait olan, projemin/görüntü veya kaydımın, AKRA MEDİA tarafından kendisine ait kablolu/karasal/uydu, şifreli/şifresiz, free/paralı TV, video, DVD, VCD,VHS ,radyo, kaset, sinema ve sair mevcut yada ortaya çıkacak her türlü İşaret, ses ve /veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkı ve tüm internet siteleri ve sosyal medya platformlarında yayınlamasına, çoğaltma hakkı, yayma hakkı, işleme hakkı ve temsil hakkının kullanılmasına süresiz olarak müsaade ediyorum.

Projemin/görüntü veya kaydımın, bant, CD, VCD, DVD, GSM, MP3 Player, dijital kayıt vb. tüm yollarla kayıt, çoğaltma ve dağıtım haklarını, bilişim veya iletişim ortamında görüntülenmesini, iletilmesini, okunmasını, izlenmesini, dinlenmesini vb. interaktif veya normal CD, VCD, DVD, GSM, MP3 Player vb. şekilde basılarak veya ses kayıtlarının metin haline getirilip kitap olarak piyasaya sunulmasını sağlayacak her türlü materyal üzerine kaydı ile çoğaltılması, kullanılması, işlenmesi, yeniden ve genişletilmiş şekilde sesli, yazılı ya da görüntülü yayın haklarını, bu suretle de çoğaltılarak kullanılması, dağıtılması, pazarlanması vb. fikri, mali ve manevi haklarımın tamamını, programda gerekli görülen değişiklikleri yapma haklarımı bila bedel olacak şekilde, AKRA.MEDİA sitesine ve bu site'nin yetkilisi ve sahiplerine devir ve temlik ettiğimi, beyan, kabul ve taahhüt ederim.

Şehir Seçin
Close